30 Nisan 2024 Salı
Merhaba sevgili okurlarım, son zamanlarda hükümetin birçok kesimin sesine kulak tıkanması ile mağduriyetler gün geçtikçe devam ediyor. Son yaptığım programda 696 KHK ile kadroya geçen kamu işçilerin sorunlarını işledik. Öncü Büro İş Sendika Temsilcisi Tülin Özer’in açıklamaları ile 696’nın kamuda işçilere ne kadar çok mağduriyet getirdiğinin açık bir beyanı oldu.
Bunları şöyle sıralamak gerekirse…
1-696 KHK ile tayin hakkı sorunları
2-696 KHK ile kadroya geçirilmiş olan taşeron işçilerinin Meslek kodu
3- 696 KHK ile kadroya geçmiş işçilerin erken emeklilik sorunu
4- 696 KHK ile kadroya geçen işçilerin mali hakları
Bunların bir çoğunun cevapları aslında hükümetin elinde bizler de buna dikkat çekmek için programda sorunlara cevap aradık.
Bunlardan bir tanesi aslında benim için en önemlilerden biri olan kadroya geçmiş işçilerin erken emeklilik sorunu
696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosunda istihdam edilmişti. Aynı KHK’nın geçici 23’üncü Maddesinin 5’inci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan bir maddenin işçileri zorunlu emekliliğe sürükledi. Bundan sonra sorunlar başladı.
Burada büyük bir hak kaybına sebebiyet vereceğinden 96 sayılı KHK ile taşerondan belediye şirketlerine geçişi ile yapılan, işçilerin emekliliğini zorunlu hale getiren düzenlemenin büyük hak kayıplarına neden olması dolayısıyla Bir düzenleme yapıldı. Şimdi gelinen noktada Kararnamede yer alan kanun düzenlemesiyle; “kamu kurum ve kuruluşlarında kadroya alınan işçiler, il özel idareleri ve belediyeler ile bağlı kuruluşlarında ve bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinde, birlikte veya ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarına ait şirketlerde işçi statüsüne geçirilenlerin; emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmaları halinde, çalıştırıldıkları kamu kurum ve kuruluşları veya şirketlerce iş sözleşmelerinin feshedilmesini zorunlu tutan düzenlemeler yürürlükten kaldırıldı”.
Evet doğru bir karar alındı ama daha önce emekli olmuş olanların hakları ne olacak? Buna nasıl bir çözüm bulunacak düzenleme doğru bir karardı ama zorunlu emekli olanlar ne olacak? Buna bir cevap gelmedi.
İpler de burada kopmaya başladı. Birçok ailenin hayat standartları düşmesi yaşamlarının bozulması ve daha büyük felaketlerinde başlangıcı oldu. Şimdi bu mağdur kesim haklarını arıyor. Onlar da emekli olmak istemiyorlardı zorunlu emekli oldular tam hayatlarının en verimli yaşlarında emekli oldular ve işlerine geri iadelerini istiyorlar maaşlarında ya da emekliliklerinde düzenleme istemiyorlar.
696 KHK ile tayin hakkı sorunları ne olacak?
İkinci büyük sorunda tayin hakkı sorunları burada aile bütünlüğünün bozulması, Tayin Hakkının Gaspı, Eşitlik ve Sosyal Adalet İlkesine Aykırıdır! Aile birliğinin bütünlüğünü sağlamak amacıyla, insanları mağdur etmemek için 696 KHK sürekli işçilere (4-d) tayin hakkı veya eş durumu mazeret tayin hakkı verilmesi gerekmektedir.
Anayasa’nın 41. maddesinde; “Aile Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.” hükmü yer almaktadır. Buna rağmen sözde” kadroya geçişi yapılmasına karşın hakları farklı biçimlerde ihlal edilmeye devam eden işçiler için koşulsuz, eşitlik ilkesinden hareket eden, istisnasız bütün özlük haklarının tanındığı, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerin ihlal edilmediği bir yasal düzenlemenin yapılması, iş barışının sağlanması ve sosyal adaletin tesis edilmesinin önkoşuludur. Anayasanın 41 Maddesi bunu derken neden ihlal etmeye devam ediliyor
Bu bağlamda 696 sayılı KHK ile kadroya geçişi yapılan işçilerin tayin hakkının tanınması bir kez daha vurguluyor; ilgili eşitsizlikler tümüyle ortadan kaldırılıncaya kadar konuyu gündemde tutmayı ve mücadele etmeyi sürdüreceğimizi buradan söylemek isterim.
Bu yazımda ben önemli gördüğüm konuları aldım tabii ki diğer sorunlar da çok önemli diğerini de bir başka yazımda sizlere paylaşacağım.
Esenlikle kalın.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, Bursa Osmangazi Belediyesi tarafından önce “Kent Meydanı” olarak projelendirilen, sonrasında ticaret merkezine dönüştürülerek, “Sıra Dükkanlı Çarşı” yapılan yatırımı sorguladı. Türkoğlu konuyu TBMM gündemine götürdü.
Eski Başkan Mustafa Dündar’ın, “Bursa Meydanına Kavuşuyor” diyerek başladığı projede Bursalıları kandırdığını vurgulayan Türkoğlu, Meclis’e verdiği soru önergesinde, “Bu projenin belediyeye toplam maliyeti nedir? Söz konusu ticari alanda projelendirilen kaç işyeri vardır ve bu işyerleri hangi ihale türü ile kiraya verilmiştir?” şeklinde sorular yöneltti.
Türkoğlu’nun TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesi aynen şöyle:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
“Aşağıdaki sorularımın, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Sn. Ali Yerlikaya tarafından Anayasa’nın 98. ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzüğü’nün 96. ve 99. maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.
Yüksel Selçuk TÜRKOĞLU
Bursa Milletvekili
Belediyeler özü ve kapsamı itibarıyla birer kamu kuruluşudur. Dolayısıyla kamu yönetiminde hizmet alan vatandaşlar adına denetim kavramının önemi yadsınamaz. Yerel iktidarların ve dahi iktidar adına yetki kullananların; gelir ve harcamalara ilişkin kamu adına büyük sorumlulukları bulunmaktadır. Bu nedenle kamu yönetimleri; saydam, demokratik ve hesap verebilir yönetim anlayışını içermelidir. Bu durum da ülkemizde, 5018 sayılı Kanunu’nun “denetim” ile ilgili maddesinde düzenlenmiş, iç denetim ve dış denetim olmak üzere de detaylandırılmıştır. Dolayısıyla belediyelerin mali yapısı, sorumluluk alanları, kamu zararı, rücu sorumluluğu, görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal konuları da bu kanun kapsamındadır.
Buradan hareketle;
SORU 1-Bursa Osmangazi Belediyesi tarafından, belediye binasının bitişiğinde KENT MEYDANI olarak planlanan, sonrasında TİCARİ PROJEYE çevrilerek SIRA DÜKKANLI ÇARŞIYA dönüştürülen projenin belediyeye toplam maliyeti nedir?
SORU 2-Bu projedeki ticari alanda projelendirilen kaç işyeri vardır?
SORU 3-Bu işyerleri hangi ihale türü ile kiraya verilmiştir?
SORU 4-Kiraya verilen işyerleri metrekaresi kaç TL’den kiralanmıştır?
SORU 5-Kiraya verilen işyerlerinin toplam yüz ölçümü ne kadardır?
SORU 6-Kiracıların listesi hangi isimlerden oluşmaktadır?
SORU 7-Kiracılardan hava parası alınmış mıdır? Alındıysa Belediye bu projeden ne kadar gelir
elde etmiştir?
Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.
Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.
Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.
Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.
İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.
Bu bir alıntı metin örneğidir.
Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.
Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.
Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.
Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.
Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.
Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.
İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.
Bu bir alıntı metin örneğidir.
Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.
Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.
Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.