Bırakın billboard belediyeciliğini, zeytinciye destek olun

Zeytin üreticisi kış günü hasat telaşesinde birileri reklam peşinde. Neymiş Marmarabirlik’in tanıtımına destek vereceklermiş. Bırakın efendiler şov yapmayı. Üreticiyi tarlada ziyaret edin bir de ondan dinleyin. Yağlık 26-30 tl bandında, bunun için ne yapacaksınız.

Neymiş üreticiye destek olmak adına Burfaş ta kullanmak için 50.000 kilogram zeytin alıp yağ sıktıracaklarmış. Rakamı da büyük gözüksün diye kilogram olarak yazdırıyorlar. 50.000 kg 50 ton yani orta ölçekli 2 çiftçinin tarlasından çıkacak ürün. Yaklaşık 50 bin üreticiye destek için bir projeniz var mı?

Ya da ürün bedavaya giderken Bursalı hemşerilerimizin bundan yararlanabilmesi adına bir şeyler yapacak mısınız?

Örneğin bugün 1 litre zeytinyağının 140-150 tl maliyeti olduğunu ancak hasat bittikten sonra bazı karteller aracılığıyla 400-500 bandına satılacağını hepimiz biliyoruz.

Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönemde alacağınız zeytinyağını maliyetine 140-150 tl ye yıl boyunca BESAŞ bayilerinde satarak Bursalı’ların sağlıklı saf zeytinyağına ucuza ulaşmalarını sağlamak aklınıza geliyor mu?

Bırakın billboard belediyeciliğini algıda yarışmayı Ak Parti belediyeciliğin den farkınız olsun hizmette yarışın.

Özge Demir’den 5 Aralık Mesajı

Güncel Haber Medya Genel Yayın Koordinatörü Özge Demir, 5 Aralık Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı verilmesiyle ilgili bir mesaj yayınladı. Mesajında, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 88. yıl dönümü vesilesiyle, bu önemli tarihin anlamına vurgu yaptı.

Demir, mesajında şu noktalara değindi:

Kadın Hakları: 5 Aralık, kadınların toplumsal hayatta daha aktif rol alabilmesi için atılan önemli bir adımın yıl dönümüdür.
Atatürk ve Arkadaşları: Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının, kadın hakları konusundaki öncülüğüne dikkat çekildi.
Kadın Mücadelesi: Bu tarih, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan kadın mücadelesinin bir kazanımı olarak değerlendirilmektedir.
Özge Demir, kadınların toplumsal hayatta eşit haklara sahip olması gerektiğini vurgulayarak, bu konuda daha fazla farkındalık yaratılması gerektiğini belirtti.

Kadına Şiddete Karşı Birlikte Mücadele: Nilüfer’de Duyarlı Bir Panel

Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Nilüfer Kadın Kolları, “Kadına Şiddeti Konuşuyoruz” adlı bir panel düzenleyerek toplumsal bir soruna dikkat çekti. Nilüfer Konak Kültür Evi’nde gerçekleştirilen panel, Gazeteci Yazar Özge Demir’in moderatörlüğünde gerçekleşti.

Panelde Avukat Nevin Palacıoğlu Canbaz ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Şirin Yalıncakoğlu, kadına yönelik şiddetin boyutları, yasal çerçeve ve toplumsal mücadele konularında önemli bilgiler paylaştı. Konuşmacılar, şiddetin sadece fiziksel olmadığını, psikolojik ve ekonomik şiddetin de kadınların hayatlarını olumsuz etkilediğini vurguladı.

Panelde ayrıca “Benim Adım Mutlu” isimli film gösterimiyle katılımcılar duygusal bir yolculuğa çıkarıldı. Etkinliğin sonunda Nilüfer İlçe Kadın Kolları Başkanı Şebnem Köroğlu ve yönetim kurulu, konuşmacılara hediyelerini takdim ederek teşekkürlerini iletti.

Bu panel, kadına yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmak ve toplumsal bir mücadele başlatmak amacıyla düzenlendi. Nilüfer Kadın Kolları Başkanı Şebnem Köroğlu ve ekibi, bu önemli konuyu gündeme getirerek ve toplumu bilinçlendirerek takdir topladı.

Bursa’da muhalefetten güçlü çağrı: Halk için birlikte hareket ediyoruz

Bursa’da siyasi partiler kentin sorunlarına çözüm bulmak için bir araya geldi. Parti başkanlarının bir araya geldiği toplantıda ortak akılla hareket edeceklerini söyleyerek, “Siyaset bir kenara, Bursa bir kenara” dedi.

Bursa’da Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi il başkanları, Demokrat Parti’nin ev sahipliğinde bir araya gelerek Bursa’nın sorunlarını masaya yatırdı. Demokrat Parti il Başkanı ve GİK Üyesi Çağrı Kaplan, Saadet Parti İl Başkanı Ali Osman Karahan, Gelecek Parti İl Başkanı Mahmut Fuat Kadıoğlu ve DEVA Partisi İl Başkanı Tayfun Öztürk, Büyükşehir ve 17 İlçe Belediyesinin çalışmalarını masaya yatırdı.

Büyükşehir Belediyesi’nin seçim öncesi verdiği vaatleri yerine getirmemesi, yarım kalan projeler ve halkın ihtiyaçlarına duyarsız kalınması sert bir dille eleştirildi. İl başkanları, bu iş birliğinin yalnızca eleştiri değil, çözüm odaklı bir dayanışma platformu olduğunu belirtti.

“BURSA HALKI SÖZLERE DEĞİL, İCRAATA İHTİYAÇ DUYUYOR”

Toplantıda yapılan ortak açıklamada, Büyükşehir Belediyesi’nin 8 aylık hizmet sürecinde seçim öncesi vaatlerinden tek bir tanesi için bile adım atmadığına vurgu yapıldı. Hizmet döneminin neredeyse dörtte birinin konser ve etkinliklere ayrıldığını belirten il başkanları, bu bütçelerin doğru kullanılması durumunda Bursa’nın birçok temel sorununun çözülebileceğini ifade etti.

Ortak açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Bursa Büyükşehir Belediyesi, halka verdiği sözleri unutarak kaynaklarını verimsiz bir şekilde kullanmaya devam ediyor. Seçim öncesinde verilen büyük vaatler, bugün birer hayalden öteye geçememiştir. Halk, bu iş bilmezliğin faturasını her geçen gün daha ağır ödemektedir.”

YUNUSELİ HAVAALANI İÇİN SESSİZLİK ELEŞTİRİSİ

Toplantıda, geçmişte büyük yankı uyandıran ve altılı masa döneminde muhalefet partilerinin ortak mücadelesiyle gündeme gelen Yunuseli Havaalanı konusundaki sessizlik de eleştirildi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na devredilen arazinin, yeşil alan yerine konut projelerine açılması karşısında hiçbir adım atmayan Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik sert ifadeler kullanıldı.

Ortak açıklamada bu konuya dikkat çekilerek şu sözlere yer verildi:
“Altılı masa döneminde, Yunuseli Havaalanı’nın yeşil alan olarak kalması için güçlü bir mücadele verenler, bugün aynı kararlılığı göstermemektedir. Bursa’nın geleceğini doğrudan etkileyen bu proje konusunda Büyükşehir Belediyesi’nin sessiz kalması, hem halkı hayal kırıklığına uğratmakta hem de çevresel duyarlılık konusunda çifte standart sergilendiğini göstermektedir.”

MUHALEFETİN GÜÇLÜ BİRLİĞİ: BURSA İÇİN ORTAK AKIL

Saadet, Demokrat, Gelecek ve DEVA Partisi il başkanları, bu tür kritik meselelerde Bursa halkının çıkarlarını savunmak için omuz omuza çalışacaklarını ifade etti. Yunuseli gibi stratejik önem taşıyan projelerin, halkın ihtiyaçlarına uygun şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan il başkanları, şehrin doğasına ve halkın refahına zarar verecek girişimlere izin vermeyeceklerini belirtti.

“BURSA’NIN GELECEĞİ İÇİN OMUZ OMUZA”

Muhalefet liderleri, yalnızca eleştiriyle değil, çözüm önerileriyle de hareket edeceklerini ifade etti. Açıklamada şu güçlü ifadeler yer aldı:
“Bursa’nın çıkarları için siyasi farklılıklarımızı bir kenara bırakıyoruz. Şehrin hak ettiği hizmetleri alması için çalışıyoruz. Büyükşehir Belediyesi, halkın sorunlarına kulak tıkayarak görevini yerine getirmemektedir. Ancak biz, bu yanlışları düzeltmek için buradayız.”

Muhalefet liderleri, birlikteliklerinin halk için umut, mevcut yönetim için ise uyarı niteliği taşıdığını belirtti:
“Bursa için umut veren bu birliktelik, Bursa halkının hakkını savunacak bir iradeye sahiptir. Büyükşehir Belediyesi bu kararlılığı hafife almamalıdır. Halkın hak ettiği hizmetleri alması için yorulmadan çalışacağız.”

BURSA HALKI HAK ETTİĞİ YÖNETİME KAVUŞACAK

Muhalefet liderleri, Büyükşehir Belediyesi’nin vaatleri yerine getirmemesi ve halkın beklentilerini karşılamaktan uzak durmasının Bursa’nın geleceği için kabul edilemez olduğunu vurguladı. Halkın hak ettiği hizmetlere kavuşması için kararlı bir şekilde çalışacaklarını belirten muhalefet, Bursa’yı daha yaşanabilir bir şehir haline getirme hedefinde birlik olduklarını ifade etti.

Türk Sağlık sendikası Bursa; ENGELLERİ BİRLİKTE AŞALIM

Türk Sağlık Sendikası Bursa şube Başkanı Sabit Karabayır, 3 aralık Engelliler Günü nedeniyle yapmış olduğu açıklamada;

“Çalışma hayatı ve sosyal yaşamda engelli bireylerin karşılaştıkları sorunlara her daim şahit olmaktayız. Engelli vatandaşların toplumsal hayatta hiçbir zorluk çekmemeleri, çalışma hayatlarının onlara göre kolaylaştırılarak sürdürülebilir bir düzeyde olması kendilerini temel beklentisidir.

Toplu olarakta bize düşen ön yargılardan zihnimizi ve kalbimizi kurtararak hepimizin bir gün engelli olabileceği gerçeğini de unutmayarak engelli vatandaşlarımıza destek olmaktır.

9 Milyona yakın engelli vatandaşımızın kamuda görev yapan 70 binin üstünde engelli çalışma arkadaşımızın bizden isteği de budur.

Engelli insanlarımızın yaşadıkları sorunlar sadece kendilerinin değil; ailelerinin, çevrenin, toplumun, kısacası tüm insanların ortak sorunudur.

Çağdaş dünyanın geldiği ileri noktada engelli vatandaşlarımıza, eğitim, istihdam, barınma, rehabilitasyon ve bakımının sağlanması, ailelerinin desteklenmesi, engellilerimizin üreten bireyler olarak kendi kendilerine yeterli duruma gelmeleri, yaşam şartlarının iyileştirilmesi ve kolaylaştırılması sosyal bir devletin asli görevidir.

Devletimizin engelli vatandaşlarımıza yönelik çalışmalarının daha da arttırması özellikle bu konuda yoğun bir çaba içerisinde olana Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı çalışanlarının da sorunlarını çözerek bu hizmete katkı sağlaması önemli taleplerimizden biridir.

3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün engelli vatandaşlarımızın her türlü sorununun çözüldüğü, önlerine konulan her türlü engelin kaldırıldığı uygulamalara vesile olacak uygulamalara imza atıldığı bir dönemin başlangıcı olmasını diliyoruz.

Kamuda engelli istihdamının daha da artırılmasını, özel sektöre örnek olunmasını bekliyoruz. Tabi ki mesele sadece istihdam değildir. Çalışma hayatında kolaylıkla hizmet üretebilecekleri ortamlarda tesis edilmelidir. Engeliler için asansör, rampa ve tuvalet gibi temel ihtiyaçlar noksansız olmalıdır.

Kısacası bu konuda devlete, millete düşen görev engelli vatandaşlarımıza engel olma durumunu ortadan kaldırılmasıdır. Bunun için el birliği ile çalışmalıyız. Çözüm üretmeliyiz. Çünkü bu durum ülkemizde yaşayan herkesin, her kurumun sorumluluğudur.

Türk Sağlık-Sen olarak engelli kamu görevlilerimizin sorunlarının çözümü için çalışmaya ve çaba sarf etmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.