“Hani PKK kökü kazınmıştı?

 

Millet Partisi Genel Başkanı Cuma NACAR, ‘Açılım tartışmaları ve bir parti liderinin kiralık katilin Gazi Meclis’te konuşturulması teklifi hakkında sert eleştirilerde bulundu.

Mesaj şöyle:

‘ABD, PYD-YPG TERÖRİSTANI KURMAK İSTİYOR’

Nacar, açılım sürecinin samimi ve ciddiyetten yoksun olduğunu vurgulayarak şöyle dedi:

“PKK’nın bitirildiği ve kökünün kazındığı söyleniyordu. Peki, şimdi hangi PKK’dan silah bırakması bekleniyor? Avrupa ve ABD, PYD-YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmiyor. Suriye’nin kuzeyinde teröristan hayali kuran bu yapılar, müttefikimiz dediğimiz ülkelerden tam destek alırken, PKK’nın silah bırakmasını konuşmak ne kadar gerçekçi? Bu tartışmalar, samimiyetten yoksun ve ciddiyetsiz bir zeminde ilerliyor.”

‘2009’DAKİ AÇILIM SÜRECİ HATALARI, SİL BAŞTAN TEKRAR EDİLİYOR’

Cuma Nacar, Türkiye’nin geçmişte de benzer süreçlerden geçtiğini hatırlatarak, şunları ifade etti:

“2009’da başlayan ve 2015’te sona eren açılım süreci, Türkiye’ye ağır bedeller ödetti. Elbette hiçbir ananın ağlamasını istemeyiz; bu, milletimizin ortak arzusudur. Ancak bunun yolu, eli kanlı teröristleri yüceltmek ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Gazi Meclis’te konuşturmak değildir. Bu, tarihi bir hata olur.”

‘GÖREVİMİZ, ŞEHİTLERİMİZİN EMANETİNE SAHİP ÇIKMAKTIR’

Millet Partisi lideri, terör örgütü liderinin Gazi Meclis’te konuşturulması fikrine, şu sözlerle, sert tepki gösterdi:

“50 binden fazla vatandaşımızı şehit eden bir etnik bölücü katil terör örgütünün başını, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran ve Kurtuluş Savaşı’nı veren Gazi Meclis’te konuşturmak kabul edilemez! Bu millet, şehitlerinin emaneti olan Gazi Meclis’in şerefini koruyacak kararlılıktadır. Hiçbir siyasi vaat, bu tarihi yanlışı mazur gösteremez.”

‘TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİ, HAYALİ TARTIŞMALAR OLAMAZ’

Nacar, bu tartışmalarla ülkenin gerçek gündeminden uzaklaştırdığına da dikkat çekti:

“Ekonomik kriz, işsizlik, enflasyon, faiz, kadın cinayetleri, çocuk istismarları gibi sorunlarla boğuşan halkımızın, bu hayali tartışmalarla daha fazla meşgul edilmesine tahammülü kalmamıştır.”

‘MİLLET PARTİSİ, UMUDUN VE ÇÖZÜMÜN ADRESİDİR’

Nacar, Millet Partisi’nin halkın ihtiyaçlarına yönelik samimi bir siyaset anlayışıyla hareket ettiğini vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:

“Millet Partisi, ciddiyetsiz, oyalayıcı, gündem saptırıcı, çözüm üretmek yerine sorun çoğaltan, milleti gerip kutuplaştıran tartışmalara son verilmesini istiyor!

Ülkenin sorunlarına çözüm üretecek ciddi çalışmalar, müzakereler istiyor!

Türk Milleti yaşamak istiyorsa; ‘Bilim, hikmet ve erdemle donatılan, sorun üretmeyen, çözüm üreten bilge devlet ve bilim toplumu’ olmak zorundadır!”

 İMO Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanı Erdem: “Öncelikle Kentsel Dönüşüm Stratejisi Oluşturulmalıdır”

 

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi, “Kentsel Dönüşüm Çalıştayını” gerçekleştirdi. Bursa’nın kentsel dönüşüm yol haritasına katkı sunmak için hayata geçirilen Çalıştay’da, akademisyenler, kamu kurum temsilcileri ve ilgili meslek paydaşları tarafından yapılan çalışmalar aktarıldı.

İMO Bursa Şube tarafından Vezirhan Çimento Sponsorluğu’nda, BAOB Yerleşkesi’ndeki Şube Konferans Salonu’nun da “Kentsel Dönüşüm Çalıştayı” düzenlendi. Kentsel Dönüşümün tüm yönleriyle ele alındığı Çalıştay’ın Onur Konuğu Boğaziçi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Nuray Aydınoğlu oldu.

Çalıştaya, Vali Yardımcısı Salih Altun, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Mustafa Bozbey, Büyükşehir Belediye Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Tözün Bingöl, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hayrettin Eldemir, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, Osmangazi Belediye Başkan Vekili Ahmet Tolga Kornoşor, Bursa Uludağ Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Doğangün, Bursa Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Egemen Aras, Akademik Odaların Temsilcileri, İMO Bursa Şube Yönetim Kurulu üyeleri, İMO Bursa Şubesi Geçmiş Dönem Başkanları, kamu kurumlarının temsilcileri katıldı.

Açılış konuşmasını yapan İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem, şehrin geleceği için el birliğiyle çözüm önerileri geliştirmek, deneyimleri paylaşmak ve daha sağlıklı, güvenli ve sürdürülebilir bir kent vizyonu oluşturmak amacıyla bir araya geldiklerini belirterek, “Hepimizin bildiği gibi barınma ihtiyacı insanoğlunun en temel ihtiyaçlarının başında gelmektedir. Ülkemizde 1970’li yıllarda başlayan ve kentimiz açısından, özellikle 1980’li yıllarda sanayileşmenin de baskısıyla hızla artan kırsaldan kente göç ve hızlı nüfus artışı hemen hemen her yerde niteliksiz, plansız, altyapıdan, sosyal imkanlardan yoksun ve teknik hizmet alınmaksızın inşa edilmiş, depreme dayanıksız yapı stoklarının oluşmasına sebep olmuştur. Tarihsel olarak büyük depremler yaşamış bir coğrafyada yer alan ülkemizde deprem riski her zaman var olacaktır. Her büyük depremin ardından olduğu gibi, büyük acılar yaşadığımız 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremi şehirlerimizin ne kadar hazırlıksız olduğunu, afet öncesi ve sonrası alınan önlemlerin yetersiz olduğunu bizlere bir kez daha göstermiştir. Burada sorun, bir doğa olayı olan depremde değildir. Sorun, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da olacak olan deprem ve diğer doğa olaylarından, ülkemizi ve kentlerimizi koruyacak yeterli çalışmaların ve planlamaların yapılamamış olmasındadır. Yaklaşık 25 milyon yapının bulunduğu ülkemizde, bu yapıların önemli bir kısmının ilk büyük depremde göçme ya da hasar görme riski taşıdığı artık bilinen bir gerçektir. Dolayısıyla kentsel dönüşüm çalışmalarının önemi çok daha da iyi anlaşılmaktadır. Son derece önemli ve acil adımlar atılması gereken kentsel dönüşüm çalışmaları için ilk yasal mevzuat 16.05.2012 tarihinde ancak yürürlüğe konabilmiştir. 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun eksiklikleri olsa da önemli bir adım olmuştur. Ancak geçmiş yıllarda çıkartılan “İmar Afları” ile birlikte son çıkartılan İmar Barışı Yasasının kentsel dönüşüme çok olumsuz etkileri olmuştur. 18.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren ve 09.06.2018 tarihinde başvuruları başlayan “İmar Barışı” süreci ise kentlerimizde ve doğal alanlarımızda istenmeyen görüntülere neden olan kaçak yapılaşmaları devlet güvencesiyle buluşturan yeni bir dönemi başlatmıştır” dedi.

Bursa ölçeğinde de durum farklı olmadığına dikkat çeken Şube Yönetim Kurulu Başkanı Erdem şunları söyledi:

“Bursa’mız köklü tarihi, kültürel zenginlikleri ve hızla gelişen ekonomisi ile Türkiye’nin önemli şehirlerinden biridir. Ancak sanayileşmenin de etkisiyle 1990’lı yıllardan itibaren her yıl küçük bir il nüfusu kadar göç alan kentimizin yapı stoku ülkemiz genelinden daha fazla risk taşımaktadır. Bu riskler ve çarpık kentleşme süreçleri, beraberinde ciddi sorunları da getirmektedir. Özellikle, yaşadığımız deprem gerçeği göz önüne alındığında, Bursa’nın kentsel alt ve üst yapısının güçlendirilmesi, sağlıklı bir yaşam alanı oluşturulması ve nihayetinde son günlerin sıkça kullanılan ifadesiyle “dirençli bir kent” haline getirilmesi yalnızca bugünün değil, yarının da en önemli meselelerinin başında gelmektedir. Kentimizde kentsel dönüşüm sürecini, sadece fiziksel olarak yapıları yenilemek olarak değil, aynı zamanda şehir yaşamını daha sürdürülebilir, daha güvenli ve daha sağlıklı hale getirmek ve elbette şehirlerimizin kaybolan ruhunu geri kazandırmak olarak görmek gerekir. Bu perspektifte kentsel dönüşüm planlamalarını sadece bina inşaatlarıyla sınırlandırmadan kentsel altyapı, ulaşım, yeşil alanlar, sosyal donatı alanları ve tarihi doku gibi unsurları da dikkate alarak hazırlamak gerektiği çok açıktır. İnşaat Mühendisleri Odası olarak, kentsel dönüşüm sürecinde mühendislik bilgisi ve deneyimini her aşamada etkin bir şekilde kullanmayı, bu süreçlerin bilimsel temele dayandırılmasını savunduk. Bundan sonra da bu çerçevedeki düşüncelerimizi dile getirmeye devam edeceğiz. Sağlam, güvenli ve depreme dayanıklı yapılar inşa etmek hem mühendislik mesleğinin sorumluluğudur hem de toplumun en temel hakkıdır.”

Erdem: “Sağlıklı Kentler ve Çevre Düzeni Planları”

Sağlıklı bir kentin, yalnızca güvenli yapılarla değil, aynı zamanda sağlıklı bir çevreyle de mümkün olacağını vurgulayan Erdem, şöyle devam etti:

“Şehirlerin büyümesiyle birlikte doğal alanların yok olması, hava kirliliği, gürültü kirliliği gibi çevresel sorunlar da artmaktadır. Bu noktada, Bursa’da uygulamaya konulacak kentsel dönüşüm projelerinde çevre dostu, sürdürülebilir yaklaşımlar geliştirmek zorundayız. Hem yeşil alanların artırılması hem de ekosisteme zarar vermeyen, çevre dostu malzemelerle inşa edilen yapılar bu anlamda büyük önem taşımaktadır. Bütün bunları planlarken elbette ki tarım alanlarımızın korunması da ülkemiz ve kentimizin geleceği açısından son derece önem arz etmektedir. Bursa’daki kentsel dönüşüm sürecinde, 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planının çok önemli bir rolü olduğunu her platformda dile getiriyoruz. Bu plan, şehrin tüm kaynaklarının etkin kullanımını sağlayarak, büyüme ve gelişme sürecinde çevresel dengelerin korunmasını hedeflenmelidir. Bursa’nın geleceği, yalnızca ekonomik ve altyapı yatırımlarına değil, aynı zamanda ekolojik dengelere de özen gösterilerek şekillendirilmelidir.”

Erdem: “Bursa Hepimizin”

Kent dinamiklerinin tamamının ortak akıl ile hareket etmesi gerektiğini düşündüklerini dile getiren İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Erdem, yapılacak çalışmalar ile ilgili şu görüşleri aktardı:

“Öncelikle Kentsel Dönüşüm Stratejisi oluşturulmalıdır. Kentsel dönüşüm sadece yerel yönetimler ile değil aynı zamanda ilgili tüm kamu kurumları, üniversiteler ve akademik odaların aynı masada buluştuğu, konunun finansal, sosyolojik ve hukuki boyutları ele alınarak, halkımızla birlikte katkı sağlanacağı bir süreç olmalıdır. Toplumun tüm paydaşlarının, Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesine dahil edilmesi, fikirlerinin alınması ve ortak çözüm önerileri geliştirilmesi, kentsel dönüşümün başarısı için kritik öneme sahiptir. Bütün dönüşümler buna uygun, ayrıcalıksız ve herkese eşit uygulanmalıdır. Kentsel dönüşüm süreçlerinde, şehrin estetik değerlerinden sosyal ihtiyaçlarına kadar her türlü görüşün dikkate alınması gerekmektedir. Bu noktada, Bursa’nın kentsel dönüşüm projelerinde tüm paydaşlarla iş birliği içinde, ortak bir dil ve anlayışla hareket edilmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamak isterim. Bu ortak akıl yalnızca Bursa için değil, tüm ülkemiz için örnek bir yaklaşım olmalıdır. Bursa’nın kentsel dönüşüm sürecinin başarıya ulaşabilmesi için öncelikli olarak güvenli, sağlıklı, çevre dostu ve sürdürülebilir projelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda hem bilimsel veriler hem de toplumsal katılım ışığında hareket etmek, sürecin her aşamasında mühendislik disiplinini ve uzmanlığını en iyi şekilde kullanmak en büyük hedefimiz olmalıdır. Bu açıdan bakıldığında kentimizde son yıllarda uygulanagelen sadece Yık-Yap anlayışından süratle çıkılmalı, kentsel dönüşüm adına bilimsel ve teknik tüm yöntemler masaya yatırılmalıdır. Biz İnşaat Mühendisleri Odası olarak kentsel dönüşüm, başka bir kent sorununa dönüşmeden topyekûn Bursa için ayağa kalkmalıyız diyoruz. Hep birlikte, ortak akıl ve güçlü bir iş birliği ile daha sağlam, sağlıklı ve sürdürülebilir bir Bursa inşa edeceğimize olan inancımızı yineleyerek, bu çalıştayın şehrimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını temenni ediyor BURSA HEPİMİZİN DİYORUZ.”

İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem, Çalıştay’a katkı koyan akademisyenlere, kurum temsilcilerine, meslektaşlarına ve meslek paydaşlarına, Çalıştay’ın hazırlanması ve ortaya çıkartılmasında emeği geçen Kentsel Dönüşüm Komite Başkanı ve komite üyelerine, Çalıştay sponsoru Vezirhan Çimento Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Bilim’e teşekkür etti.

Vali Yardımcısı Altun: Çalıştay Değerli Veriler Sunacak

Vali Yardımcısı Salih Altun, Çalıştay’ın Bursa için önemli verileri ortaya koyacağını belirterek, tebrik etti.

Sanayileşme ile birlikte Anadolu’daki insanların köylerinden kalkıp büyükşehirlere geldiğini ve kendi evlerini inşa ederek mahalleler oluşturduğunu anlatan Vali Yardımcısı Altun, “Bu kentler artık bir oturmuş ve yaşayan alanlar haline geldi. Burayı dönüştürmek zannedildiği kadar kolay olmadı, olmuyor. Bu mahallelerde yaşayanları artık daha iyisiyle ikna etmeden komşuluk ilişkilerinin aynı devam edeceğinin garantisini vermeden ikna edemezsiniz. Bunun çözülmesi gerekli” dedi.

Barınma ihtiyacının en temel ihtiyaç olduğunu vurgulayan Vali Yardımcısı Salih Altun, çalıştay ile işin sosyolojisi, mühendislik kısmını birleştirilerek önemli bilgilerin aktaracağını söyledi.

Başkan Bozbey: Nasıl Bir Vizyonla Dönüşeceğimizin Çıktılarını Alacağız

Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Mustafa Bozbey’de, Çalıştay ile Bursa’nın nasıl biz vizyon ile dönüşmesi gerektiğinin çıktılarını alınacağını kaydederek, Çalıştayı düzenleyen herkese teşekkür etti. Güvensiz yapılar içerisinde oturan vatandaşların bunun farkında olmadığını ifade eden Başkan Bozbey, “Sosyologların, toplum bilimcilerin, mühendislik ve mimarlığın dışında yine hukukçularında mutlaka bu dönüşümün içerisinde yer alması bir sorumluluktur. Yani disiplinler arası çalışmanın ortak çalışmanın vereceği sonuç iyi bir kentsel dönüşüm planlamasını sağlayacaktır. İnsanların orada mutlu huzurlu, geleceği güvenle bakabilecek nitelikte alanların ulaşabileceğine inanıyor. Katılımcı bir anlayışla biz de bunu sağlayamaya çalışıyoruz. Tüm kentsel ihtiyaçlarının çözüldüğü ama uygulamanın parça parça yapıldığı kentsel dönüşüm anlayışındayız şu anda arkadaşlarımızın üzerinde çalıştığı 1/ 100 binlik planı hazırlamaya başladı. Katılımcı bir anlayışla hazırlamaya başladı. Burada bütün Odalarımız var. Aynı zamanda üç üniversitemiz var. Sürdürülebilir bir kenti oluşturmak için bir araya geliyoruz. Planlarımızın içine bugün ülkelerin gündeminde olan iklim değişikliğini de alıyoruz” dedi.

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Bursa nüfusunun yüzde 20’sini barındıran Yıldırımda kadim ve yeni Yıldırım’ı ayağa kaldırarak dönüştürmeyi hedeflediklerini söyleyerek, 2025 yılı için hazırlıklarını yaptıklarını, yeni bir bakış açısı ile dönüşümü gerçekleştireceklerini ifade etti.

İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, kentsel dönüşüm için belediyelerin sorumluluklarının farkında olduklarını belirterek, akademisyenlerin, akademik odaların vereceği desteğin değerli olduğunu dile getirdi.

Osmangazi Belediye Başkan Vekili Ahmet Tolga Kornoşor da, Çalıştay için İMO Bursa Şubesi Yönetimine teşekkür ederek, önemli bilgilerin aktarılacağını söyledi.

Prof. Dr. Aydınoğlu: Bursa İçin Mikro Bölgeleme Çalışması Yapılmalı

Onur Konuğu Boğaziçi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Nuray Aydınoğlu ise, kentsel dönüşümün riskin azaltılmasının başka bir ifadesi olduğunu vurgulayarak, 25 yılı aşkın bir süredir bununla ilgilendiğini aktardı. Prof. Dr. Aydınoğlu, JİCA’nın değerli çalışmalar yürüttüğü ifade ederek, şunları söyledi: “Kentsel dönüşüm için iyi bir envanter çalışması yapılması gerekiyor. Bursa’da tam olarak deprem kayıplarının tahmini için bir çalışma yok. Bunun için İstanbul ve İzmir’de yürüttüğümüz bir envanter çalışma yöntemi var. Bu hızlı durum tespitini sağlıyor. Teknolojiyi de kullanarak basit yöntemlerle bunu yapabiliyoruz. Nereden başlanacağı, riskli bölgeler neresi önce bunun belirlenmesi gerekli. Bursa gibi derin alüvyon bir zeminde olan kent için mikro bölgeleme çalışmaları öncelikle yapılmalı” diye konuştu.

Türkiye’de gerçek anlamda kentsel dönüşümün çok sınırlı olarak yapıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Aydınoğlu, dönüşümün bütüncül olarak gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı.

Açılış konuşmalarının ardından, İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem, Onur Konuğu Prof. Dr. Mehmet Nuray Aydınoğlu’na ve Vezirhan Çimento Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Bilim’e plaketlerini takdim etti.

 Oturum Başlıkları

Konuşmaların ardından Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm, Kentsel Dönüşüm Uygulamaları, Kentsel Dönüşümde Sürdürülebilirlik ve Toplumsal Etkileri konu başlıkları ile oturumlar düzenlendi.

Çalıştay oturumlarında, Prof. Dr. Alper İlki  – ‘Yapı Mühendisliği Açısından Kentsel Dönüşüme Farklı Bir Bakış’, Bursa Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Daire Başkanı Tahir Yılmazeli – ‘Dirençli Bursa için Planlar, Projeler ve Uygulamalar’, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdür Yardımcısı Abdullah Beyaz – ’6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Kapsamında Yürütülen Uygulamalar’, Doç. Dr. Miray Gür – ‘Doğanbey Vakası Üzerinden Kentsel Dönüşümü Tartışmak’ Prof. Dr. Mücahit Opan – ‘Kentsel Dönüşüm Öncesi Yapılması Gerekenler’, Osmangazi Belediyesi Kentsel Tasarım Müdürü Dilek Altan Türkmen -‘Planlama ve Tasarım Yoluyla Yerinde Dönüşüm’, Yıldırım Belediyesi Plan ve Proje Müdürü Sabahattin Üner – ‘Yıldırım’da Kentsel Dönüşüm’, Dr. Öğr. Üyesi Nurten Akgün – ‘Ulaşım ve Kent’, Şehir Plancısı Füsun Uyanık – ‘Kentsel Dönüşümün Bursa Planlarına Etkisi’, Prof. Dr. Ramazan Livaoğlu – ‘Yapı ve Deprem Mühendisliği Açısından Dönüşüm: Risk Azaltma’, Bursa Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Nazlı Yazgan – ‘1/100.000’lik Plan ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Yeni Planlama Yaklaşımları’, Sosyolog Dr. Onur Uzer – ‘Değişen Zamanın Dönüşen Kentlerinde Eski ile Yeni Arasına Sıkışmış Konutlarda Yaşamak; Bursa’nın Kentsel Dönüşümle Kaybedilen Mahallelik/ Komşuluk İlişkilerine Sosyolojik Bir Bakış’, Avukat – İnşaat Mühendisi Mehmet Türker – ‘Kentsel Dönüşümün Hukuki Boyutu’ sunumlarını gerçekleştirdi.

Sunumların ardından katılımcılara plaketleri verildi.

“Emekçiler olarak tek gücümüz yan yana durmamızdır”

Sürmeli Selçuk Söğüt, Büro-İş Sendikası Genel Başkanı, Bursa Merinos Gölpark Tesisleri’nde yaptığı açıklamada, insan olmanın ve bu ülkede insanca yaşam mücadelesi vermenin önemine vurgu yaptı. Söğüt, “İnsan olmak kolay değildir,” diyerek, namussuzluk, şerefsizlik, haksızlık ve hukuksuzluk gibi olguların sınırının olmadığını belirtti. Ancak buna rağmen, birbirleriyle dayanışma içinde olmalarının en büyük mutlulukları olduğunu söyledi.

Mücadelelerinin yalnızca kendilerini değil, tüm toplumu kapsadığını ifade eden Söğüt, “Biz sadece kendimizi, koltuğumuzu, şanımızı düşünseydik, bu mücadele başka yerlerde olurdu,” dedi. Bu mücadelenin, herkesin insanca yaşayacağı bir dünya kurma amacına hizmet ettiğini belirtti. Son nefesine kadar bu mücadeleyi sürdüreceğini ve bunun verdiği mutluluğu taşıdığını vurguladı.

Söğüt, ülkenin ve dünyanın içinde bulunduğu kötü durumu hatırlatarak, kötülüklerin sayısının bitmeyeceğini, ancak buna rağmen birlikte dayanışma içinde mücadele ettiklerini ve sendikalarda güç birliği sağladıklarını söyledi. “Emekçiler olarak tek gücümüz yan yana durmamızdır,” diyen Söğüt, farklı düşüncelere sahip olsalar da, zorlukların tümünü aynı şekilde yaşadıklarını ve bu yüzden ayrım yapmadan mücadele etmeleri gerektiğini belirtti.

Büro-İş Sendikası olarak bu mücadelenin gücünü birleştirerek başarıya ulaşacaklarını ifade eden Söğüt, “Ümitsiz değiliz. Mücadeleye devam edeceğiz,” dedi. Yolsuzlukların, hukuksuzlukların ve haksızlıkların ortadan kaldırılması için verdikleri mücadeleye devam edeceklerini, aynı zamanda iş yerlerinde haksız kazançların engellenmesi için de çaba harcadıklarını söyledi. Ayrıca, vergi adaleti ve gelir dağılımının eşit bir şekilde yapılması için de çalıştıklarını dile getirdi.

Söğüt, Cumhuriyet’in değerlerine sahip çıkarak, laik, demokratik bir hukuk devletini savunduklarını belirtti ve insanca yaşanacak bir ülke için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi. Gençlerin geleceğe umutla bakabilmesi adına da mücadele ettiklerini belirten Söğüt, “Bu ülkede kalalım, bu ülkenin değerlerine sahip çıkalım ve mutlu insanlar olalım,” diyerek konuşmasını tamamladı.

Son olarak, katılımcılara teşekkür eden Söğüt, “Hepinize teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız,” dedi.

Alay Hamzaçebi, Büro-İş Sendikası Genel Başkanı, Bursa Merinos Gölpark Tesisleri’nde yaptığı açıklamada, sendikanın büyümesini ve elde ettiği başarıları vurguladı. Hamzaçebi, “Soğuk bir gün olmasına rağmen, burada basın mensupları ve siyasi parti temsilcileri bulunuyor. Hepiniz hoş geldiniz,” diyerek konuşmasına başladı. Büro-İş Sendikası’nın, Türkiye’nin üçüncü büyük konfederasyonu haline geldiğini belirten Hamzaçebi, “Bugün itibarıyla iki yüz bin üye sayısını aştık. Bu, kolay bir başarı değildi. 2006 yılında zorlu koşullar altında kurulan sendikamız, bugün bu noktaya geldi,” dedi.

Büro-İş Sendikası’nın, emekçilerin haklarını savunmak için var olduğunu ifade eden Hamzaçebi, “Bizim mücadelemiz, sadece sendikal bir alanla sınırlı değil. Vatan, cumhuriyet gibi değerler için de mücadele ettik,” dedi. Bursa’nın sanayi şehri olmasına rağmen, sendikalarının her kesimden insana hitap ettiğini belirten Hamzaçebi, “Farklılıklarımız zenginliğimizdir, ama ortak paydamız emekçiliktir. Hepimiz aynı sistemin içinde çalışıyoruz ve aynı tarifeye tabi tutuluyoruz. Ama bu sistem, emekçileri sömürüyor,” diye ekledi.

Sendikaların, hükümetle müzakere etme ve emekçilerin haklarını savunma konusunda kritik bir role sahip olduğuna dikkat çeken Hamzaçebi, “Milyonlarca memurun, hükümetle tek tek toplu sözleşme yapma şansı yok. O yüzden örgütlenmek ve sendikalarda birleşmek gerekiyor,” dedi. Büro-İş Sendikası olarak bu mücadelede güçlü bir şekilde yer aldıklarını belirten Hamzaçebi, “Bugün artık konfederasyon olarak üçüncü sıradayız. Hedefimiz, daha fazla güçlenmek ve yetkili sendika olmak,” dedi.

Büro-İş Sendikası’nın bu yıl büyük toplu sözleşmeler alacağına dair umutlu olduğunu ifade eden Hamzaçebi, “Artık yetkili olmak için çalışıyoruz. Hep birlikte daha da güçlenip bu mücadeleyi kazandıracağız,” dedi. Ayrıca, memurların yaşam şartlarının zorlaştığını, lojmanların satışa çıkarıldığını ve vergilerin arttığını belirterek, “Dolar arttıkça, vergiler arttıkça, emekçilerin yükü daha da ağırlaşıyor. Ancak bu adaletsiz düzene karşı mücadelemizi sürdüreceğiz,” dedi.

Son olarak, katılımcılara teşekkür eden Hamzaçebi, “Hep birlikte, sendikamızı daha da büyütecek ve geçmişte kaybettiğimiz haklarımızı telafi edeceğiz. Birlikte güçlü bir geleceğe yürüyeceğiz,” diyerek konuşmasını sonlandırdı. Plaketini kurum çalışanı Ferdi Sönmez’e Genel Başkan Hamzaçelebi verdi.

Has Halı Gemlik Konya’da galip dönüyor.

Türkiye basketbol 2.ligi B grubu maçında Gemlik Ekibi 70-79 Konya Gelişim sporu mağlup ederek ligdeki ilk galibiyetini aldı..

Müsabaka çok etkili başlayan Has Halı Gemlik periyotu 14-26 önde tamamladı, 2 periyotta 11 seri yakalamasına rağmen Konya Gelişim devreyi 31-36 yenik tamamladı.

3 Periyotta 19-18 önde tamamlayan Konya ekibi farkı 4 sayıya indirmesine rağmen Has Halı Gemlik son periyotta ki etkili oyunu ile müsabakayı 70-79 önde tamamlayarak ligdeki ilk galibiyetini aldı.

Has Halı Gemlik basketbol ’da 43 verimlilik puanı ile oynayan Efe Postel maçın yıldızı oldu.
Efe Postel 23 Sayı 7 Asist 6 Ribaund, Cem Küçüközkan 17 Sayı 5 Asist 2Top Çalma , Ata Can Atsüren 15 sayı 9 ribaund ve Emir Türkoğlu 12 Sayı 5 ribaund 3 top çalma ile oynadı.
Has Halı Gemlik Basketbol kendi evinde 2 Aralık 2024 Pazartesi 18.00 da Eskişehir Birey Kollejin ile karşılacak.

Milyarlık Mülkler Lodosa Dayanamadı! Hiçbir Kurum Sorumluluğu Kabul Etmiyor! Vatandaşa Belediyeden Osmanlı Tokadı!

Bursa’da kentsel dönüşüm konusunda önemli projelere imza atan Yıldırım Belediyesi’nin Mevlana-Ulus bölgesinde kendi öz kaynaklarıyla inşa ettiği 812 konut ve 12 bin metrekare ticari alandan oluşan Hüma Hatun Evleri’nde mülk sahipleri isyanda! Peş peşe gelen lodosla mülklerini kaybetme tehlikesinde olan 4 bin vatandaş “Belediyeye daha ne diyelim!” sözleriyle yetkili makamlara serzenişte bulundu.

Lodos mağdurları konuyu defalarca yetkili makamlara ilettikleri halde yaşadıkları sorunlara çözüm bulunmadığını, yüklenici firmanın parasını biran önce alabilmek için imalat eksiklikleriyle binaları bitirerek inşaatı beleye makamına teslim ettiklerini belirtti. Geçmiş dönem belediye meclis üyeleriyle, belediye çalışan bir kısım personelinde ikamet ettiği Hüma Hatun binalarında 50 yıl ötesini düşünerek yapılması gerçekleşen binalarda 50 saat sonrasının planlanmadığı açık gerçeklikle; “ Ulus Mh. Dönüşüm sk. No:7 Bursa/YILDIRIM adresinde kayıtlı 2019 yılında yapılan HÜMAHATUN 2 Sitesi lodostan dolayı Dış Monta lamalarımızda ciddi anlamda düşme, yerinden çıkmalar ve bazı cephelerde seyrekleşme meydana gelmiş ve Menekşe B Blok bina girişinde bulunan asma tavanında komple düşme meydana gelmiştir. Meydana gelen durumlar ekte fotoğraflarda sunulmuştur.

Yüklenici firma Yıldızlar İnşaat tarafından yapılmış olan binaların dış cepheler 2 yıl önce de lodostan dolayı dış cephelerde düşme meydana gelmiş ve yüklenici firma tarafından onarılmıştır. Ancak şöyle ki Binalarda yapılan dış cephe monta lamaların bu denli lodos hava şartlarında bu kadar çabuk düşmesi yapılan işçiliğin kalitesinden dolayı her yıl aynı korku ve endişeyi yaşatmaktadır.

 

Yapılan işçiliğin kalite ve garantisinin ‘Türk Borçlar Kanunu madde 478; müteahhidin gizli ayıptan sorumluluğunu inşaatın tesliminden itibaren 5 yıl ile sınırlamıştır.

Ancak ayıbın ortaya çıkmasında müteahhidin ağır kusuru bulunmakta ise bu süre teslim tarihinden itibaren 20 yıldır.’ Maddesine göre yüklenici firma tarafından bu kadar sık sık cephe montajının düşmesi yüklenici firma montaj kusurundan olduğu düşünmekteyiz.

Bölgemizin ve mahallemizin Yıldırım İlçesinin en gözde projesi olmasından kaynaklı ve örnek Sosyal Yaşam Kalitesi öncülüğünde 28/29.11.2023 – 18/19.01.2024 tarihlerinde yaşanılan lodostan dolayı dışarıdan görüntü olarak bu kadar yeni proje olmasına rağmen çok çirkin ve vasat bir görüntüye sebebiyet vermektedir.

Biz Hümahatun 2 Site Yönetimi olarak sürekli Yıldırım Belediyesinde Makam ziyaretlerimizi gerçekleştirdik ve konu ile alakalı gerek Belediye Başkanımız Oktay YILMAZ ve gerekse de Başkan Yardımcılarımız ile görüşme sağlandığında mutlaka en kısa zamanda bu mağduriyet giderilecek diye sözlü olarak geri dönüşümler de sağlandı. Ancak şu zamana kadar hiçbir geri dönüş ve konu ile alakalı eyleme geçilmemiştir. Verilen geri dönüşe istinaden de kat maliklerine Yıldırım Belediyesi tarafından ve bizzat Oktay YILMAZ başkanımızdan söz aldık yapılacak geri dönüşü yapıldı ve yapılacak cevapları vermemize rağmen bunun cevabını kat maliklerimize hala bir çalışma başlamadığından dolayı cevap veremez olduk maalesef.

Yıldırım Belediyemizin öncülüğünde yapılan İlk ve en gözde projesi olan Hümahatun 2 Site Kentsel Dönüşüm binalarımızın lodostan kaynaklı sıkıntıların işçilikten kaynaklı olduğunu belirterek söz konusu gerekli bakım ve onarımın yapılması noktasında hiçbir zaman desteklerini eksiltmeyen Yıldırım Belediye Başkanımız sayın Oktay YILMAZ bey’den hem Hümahatun 2 Site Yönetimi hem de Kat Malikleri olarak ricamız yaşanılan sıkıntının giderilmesi noktasında yardımlarını talep etmekteyiz.” ifadeleriyle üst makamlara seslendiler.