evden eve nakliyat
DOLAR 34,4862 0.06%
EURO 36,4502 0.25%
ALTIN 2.954,010,66
BITCOIN 33329362,24%
Bursa
10°

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

02:00

YATSI'YA KALAN SÜRE

yonetici

yonetici

21 Kasım 2024 Perşembe

Aziz Yıldırım:

Aziz Yıldırım:
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Fenerbahçe Kulübü eski başkanı Aziz Yıldırım, Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in açıklamalarına yönelik yaptığı açıklamada, 3 Temmuz ruhunun ölmediğini belirterek, “Fenerbahçe camiası, Dursun Özbek ve benzerleri korkup, sinerken, onların suyuna giderken FETÖ’ye savaş açmış ve kazanmış bir camiadır. O gün FETÖ’nün değirmenine su taşıyanlar malumdur. Bunlar arasında Galatasaray’ın eski başkanları ve mensupları da vardır” dedi.

Fenerbahçe Kulübü eski başkanı Aziz Yıldırım, Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in bugün yaptığı, “İnternete baktığınız zaman mesela ananas, tesbih, şike, halı sahada dostluk maçları deyin bir girin bakın ne çıkıyor karşınıza. Sanki bunları ben yapmışım gibi adamlar çıkıyorlar, Hacivat-Karagöz perdesinde bir sürü şey söylüyorlar. Onlara bir abi tavsiyesi; hiç boşuna uğraşmayın çünkü içinde bulunduğunuz ateş üfleyerek sönmez” açıklamalara yazılı bir metin paylaşarak cevap verdi. 3 Temmuz sürecinde FETÖ ile mücadelesini hatırlatan Yıldırım, “Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in bugün yapmış olduğu açıklamaları dikkatle izledim. Kendisine, Google’da “Fetöcü kulüp” şeklinde arama yapıldığında karşısına hangi kulübün çıktığını sormakla birlikte, “sarı-lacivert duvar”, “ne şikesi memleket elde gidiyor”, “50.000 kişi ile sivil darbe yapacaklardı” kelimelerini de aramasını ve karşısına çıkan sonuçları incelemesini tavsiye ederim. Yine bu Başkana, Şike Kumpası İddianamelerini, FETÖ Çatı Davası, Selam Tevhit, Ergenekon Kumpas İddianamelerini, Yargıtay Başsavcılığı Mütalaalarını ve yine Cumhurbaşkanlığı İnternet Sitesinde yayınlanan 15 Temmuz kitapçığını okumasını ve okuduğundan anladıklarını da kamuoyu ile paylaşmasını tavsiye ediyorum.

3 Temmuz ruhu ölmemiştir. Dipdiri bir şekilde ayaktadır. Bu ruh Ünal Aysal tarafından dile getirilen “bu ateş üflenerek sönmez” sözünü nasıl paramparça etmiş ise bugün de Dursun Özbek’in benzer sözlerini paramparça eder, edecektir. Fenerbahçe camiası, Dursun Özbek ve benzerleri korkup, sinerken, onların suyuna giderken FETÖ’ye savaş açmış ve kazanmış bir camiadır. O gün FETÖ’nün değirmenine su taşıyanlar malumdur. Bunlar arasında Galatasaray’ın eski başkanları ve mensupları da vardır. FETÖ’ye karşı verilen mücadelede ortada olmayan bu kişiler benim nazarımda FETÖ yandaşıdır. Onlarla mücadelem bitmemiştir. Tarih onların da eninde sonunda yargı önüne çıktığına ve hesap verdiğine şahitlik edecektir” ifadelerini kullandı.

“Dursun Özbek, bizlerin Türk Futbolu adına vermekte olduğumuz bu mücadelenin neresindedir?”

FETÖ ile mücadelesinin bitmediğini de belirten Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:

“FETÖ’nün amacı büyük kitleleri karşı karşıya getirmek ve onları çatıştırmak, devletin bekasını ortadan kaldırmaktır. Dursun Özbek’in bilinçsizce yapmış olduğu hadsiz açıklamaları tam da bu amaca hizmet etmektedir. FETÖ seviciliği ile sportif rekabette avantaj elde etmek alçaklıktır, şerefsizliktir. Bugün her kim FETÖ seviciliği yapıyorsa alçaktır, şerefsizdir. 117 yıllık Fenerbahçe Spor Kulübü daima milletinin emrinde devletin yanında olmuştur. Ergen çocuk açıklamaları ile 117 yıllık Fenerbahçe Spor Kulübü’nü sportif rekabete malzeme yapmak kimsenin haddi ve cüret edeceği bir şey değildir.

Dursun Özbek’in entellektüel beslenme kaynağı olan Google, FETÖ’nün sözde lideri ve Galatasaray Kulübü ve mensuplarının ortak anıları ile doludur. UEFA Şampiyonluğunun posterini bile bir bütün olarak yayınlayamayan bir kulüp başkanının Fenerbahçe Spor Kulübü’ne yapmış olduğu FETÖ yakıştırması tam anlamıyla bir aptallıktır. Fenerbahçe’ye FETÖ tarafından kurulduğu yargı kararları ile sabit olan Şike Kumpasını bir gerçekmiş gibi servis etmesi ise tam bir FETÖ yandaşlığıdır.

Başkanlık görevimin sona ermesi sonrasında da bu karanlık yapı ile mücadelem bitmemiştir. Halen de sürmektedir. Dursun Özbek ve benzerleri bizlerin Türk Futbolu adına vermekte olduğumuz bu mücadelenin neresindedir? Sessizliğimiz kendisini yanılgıya düşürmesin. Damarımızdaki kan da öfkemiz de değişmemiştir. Dursun Özbek bilmelidir ki yapmakta olduğumuz bu mücadelede karşımızda olanların akıbeti değişmeyecektir. Bu mücadeleye laf edenleri, mücadelemizi kendi küçük şahsi menfaatlerine meze edenlerin dilini kesmeyi de onlara dünyaya dar etmeye de gücümüz vardır. Yokluğumuzda kendini olduğundan farklı bir yere pozisyonlayan Dursun Özbek bilmelidir ki kendisi bizim nazarımızda sinek ikiliden daha büyük değildir ve ona daha çok söyleyecek sözümüz olacaktır.”