DOLAR 42,5691 0.09%
EURO 49,6655 0.2%
ALTIN 5.764,250,33
BITCOIN 39145043.01857%
Bursa

HAFİF YAĞMUR

SABAHA KALAN SÜRE

Erdal ORHAN

Erdal ORHAN

08 Aralık 2025 Pazartesi

“Değişim Başladı”

“Değişim Başladı”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İYİ Parti Gemlik’te Güçlü Katılım Rüzgârı: 17 Yeni Üye ile “Değişim Başladı” Mesajı Verildi

Gemlik – İYİ Parti Gemlik İlçe Başkanlığı, bugün gerçekleşen törenle hem partiye yeni katılımları duyurdu hem de ilçede siyasi hareketliliğin ivme kazandığını gösteren önemli bir adım attı. İlçe Başkanlığında düzenlenen programda 17 yeni üyenin partiye katılması, Gemlik’te İYİ Parti’nin yükselen etkisinin “somut bir göstergesi” olarak değerlendirildi.

İYİ Parti Gemlik İlçe Başkanı Orhan Karaduman, törende yaptığı açıklamada katılımların yalnızca yeni üyelerden ibaret olmadığını, aynı zamanda Gemlik’in geleceğine vurulmuş güçlü bir mühür anlamı taşıdığını vurguladı.


“Gemlik’in Aydınlık Yarınları İçin Bir Aradayız”

Programa katılan yeni üyelere rozetleri İlçe Başkanı Orhan Karaduman ve parti yöneticileri tarafından takdim edildi. Mazereti sebebiyle katılamayan yeni üyelerin ise önümüzdeki günlerde rozet takma programıyla karşılanacağı belirtildi.

Karaduman, yeni üyelerin kararlı duruşuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“17 yeni üyemiz korkmadan, çekinmeden, bu ülkenin aydınlık yarınları için İYİ Parti çatısı altında mücadele kararı almıştır. Bu katılımlar Gemlik’te değişimin başladığını, halkın artık umudu İYİ Parti’de gördüğünü net bir şekilde ortaya koyuyor.”


“Ne Baskılar Ne Algılar Bu Yürüyüşü Durduramayacak”

Açıklamasında Gemlik’te son dönemde artan siyasi baskı ve algı operasyonlarına da değinen Karaduman, parti teşkilatının bu süreçlerden etkilenmeyeceğini belirterek:

“Ne baskılar, ne algı oyunları, ne de iftiralar bu yürüyüşü durduramayacaktır.”
dedi.

Parti yönetimi, yeni üyelerle birlikte teşkilatın saha gücünün daha da güçlendiğini ifade etti.


Kumla’ya Yeni Temsilci: “Artık Susmayacak, Görmezden Gelinmeyecek”

Günün bir diğer önemli gelişmesi ise Kumla Mahallesi İYİ Parti Temsilciliğiyle ilgiliydi. İlçe Başkanı Karaduman, Kumla Mahallesi Temsilciliğine Serdar Malyemez’in atandığını duyurdu.

Karaduman, Kumla’nın artık siyasette daha görünür olacağını belirterek:

“Kumla artık susmayacak, görmezden gelinmeyecek, hakkını daha güçlü savunacaktır. Bu atama, sahadaki gücümüzü daha da perçinlemiştir.”
ifadelerini kullandı.


“İYİ Parti Büyüyor, Gemlik Uyanıyor”

Törenin sonunda Karaduman, İYİ Parti’nin Gemlik’te hızlı büyüyen bir halk hareketine dönüştüğünü kaydederek şunları söyledi:

“İYİ Parti büyüyor, Gemlik uyanıyor! Ve biz bu yolu halkımızla birlikte sonuna kadar yürüyeceğiz.”

Partide gerçekleşen 17 yeni katılımın önümüzdeki günlerde ilçedeki siyasi dengeleri etkilemesi bekleniyor.

Devamını Oku

“Vatanseverlik artık suç mu sayılıyor?

“Vatanseverlik artık suç mu sayılıyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Polis memuru Onur Şener’in, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün resmi açıklamasının altına yaptığı yorum nedeniyle görevden alınarak hakkında soruşturma başlatılması, Türkiye gündeminde büyük bir öfkeli tartışmaya dönüştü.

Terör örgütü PKK ve elebaşı Abdullah Öcalan’a yönelik siyasi yakınlaşma iddialarını eleştiren, devlete bağlılığını vurgulayan ifadeleriyle kamuoyunda geniş destek gören Şener hakkında soruşturma açılması, “Bu ülkede ne zaman vatanseverlik suç oldu?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.


Türkoğlu’ndan Meclis’e Yıldırım Gibi Soru Önergesi

İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, yaşananları Meclis gündemine taşıyarak İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle 11 maddelik sert bir soru önergesi verdi.

Türkoğlu, polis memuru Şener’in şu sözlerinin hangi mantıkla ‘suç’ sayılabildiğini sordu:

“Adım Onur gibi onur duyarım, Onur belgemdir.
Yaşasın Türk askeri, yaşasın Türk polisi, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, yaşasın Türk Milleti.”

Bu ifadelerin hiçbir suç unsuru taşımadığını, aksine binlerce vatandaş tarafından “yalın bir vatanseverlik duruşu” olarak görüldüğünü belirten Türkoğlu, Bakanlığı kamuoyu önünde yanıt vermeye davet etti.


“Hangi cümle suç sayıldı?”

Önergede yer alan sorular, Bakanlık üzerinde ciddi bir baskı oluşturacak nitelikte:

  • Polis memuru Onur Şener hakkında tam olarak hangi gerekçeyle soruşturma başlatıldı?

  • Hangi kelime, hangi ifade İçişleri tarafından disiplin ihlali olarak görüldü?

  • Devlet memurlarının PKK ve Öcalan’a yönelik eleştiri yapması hangi mevzuata göre yasaktır?

  • “Yaşasın Türk askeri, Türk polisi, Türk Milleti” sözleri hangi hukuki gerekçeyle soruşturmalık olmuştur?

  • Bakanlık, Emniyet’e bu yönde doğrudan talimat mı verdi?

  • Bu işlemler hukuka uygunluk denetiminden geçti mi?

  • Bu süreç, binlerce polisin moralini bozacak, motivasyonunu kıracak bir hamle olarak değerlendirilmiş midir?

Bu sorular, kamuoyunda zaten yükselen tepkiyi daha da sertleştirmiş durumda.


“Vatanseverlik sakınca mı sayılıyor?”

Türkoğlu’nun belki de en çarpıcı sorusu şu oldu:

“Bakanlığınız, polis memurlarının vatanseverliğini ve devletine bağlılığını ifade etmesini teşvik eden bir anlayışa mı sahiptir; yoksa bu tür ifadeler artık Bakanlığınızca sakıncalı mı görülmektedir?”

Bu ifade, tartışmanın tonunu daha da sertleştirdi ve sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.


“Kamuoyu karanlıkta mı bırakılacak?”

Milletvekili Türkoğlu, kamuoyunda oluşan “haksız ve siyasi kokan bir soruşturma” algısına dikkat çekerek Bakanlığın bu konuda açıklama yapıp yapmayacağını da sordu.

“Toplumun gözü önünde gelişen böyle bir olayda Bakanlığın suskunluğu kabul edilemez” diyen Türkoğlu, İçişleri Bakanlığı’nı şeffaf bir açıklama yapmaya zorunlu olduğunu söyledi.

Devamını Oku

Bekar’dan Sert Tepki: “Boykot Edilen Diş Macununu Halkı Aptal Yerine Koyarak Dağıtan…”

Bekar’dan Sert Tepki: “Boykot Edilen Diş Macununu Halkı Aptal Yerine Koyarak Dağıtan…”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Demokrat Parti Orhangazi İlçe Başkanı Baki Bekar’dan Sert Tepki: “Boykot Edilen Diş Macununu Halkı Aptal Yerine Koyarak Dağıtan AKP’li Belediye Hesap Verecek!”

Orhangazi’de Akıl Almaz Bir Skandal: Boykotlu Diş Macunu Halkla Paylaşıldı!

Orhangazi, son günlerde yaşanan bir skandal ile çalkalanıyor. AKP’li Orhangazi Belediyesi, halkın geniş çapta boykot ettiği ve tepkilere yol açan yabancı menşeli bir diş macununu, promosyon amaçlı dağıtarak büyük bir tartışmaya yol açtı. Orhangazi’de yaşayan halk, şaşkınlık ve öfke içinde belediyenin bu hamlesini kabul etmedi.

Bu duruma en sert tepki, Demokrat Parti Orhangazi İlçe Başkanı Baki Bekar‘dan geldi. Bekar, belediyenin bu hareketini büyük bir skandal olarak nitelendirerek, “Bu milletin aklıyla alay etmeyi bırakın! Bu oyunu bozacağız. Orhangazi halkı, size bu çürümüş zihniyeti sandıkta iade edecektir!” şeklinde sert ifadeler kullandı.

“Halkı Aptal Yerine Koymayın!”

Baki Bekar, Orhangazi Belediyesi’nin söz konusu diş macununun dağıtımını, kamuoyunun büyük tepkisini çeken ve boykot edilen bir ürünün halkla paylaşılmasını eleştirdi. Bekar, şu açıklamaları yaptı:

“Ey halkım, artık uyan! Bir yandan ‘millîlik, yerlilik’ nutukları atıyorlar, diğer yandan halkın boykot ettiği yabancı menşeli ürünleri belediyenin eliyle evlere sokuyorlar! Bu nasıl bir ikiyüzlülük, bu nasıl bir samimiyetsizliktir? Herkesin gözleri önünde gerçekleşen bu skandal, bu zihniyetin halkla ne kadar alay ettiğini gözler önüne seriyor. Biz bunu kabul etmiyoruz!”

Baki Bekar’dan Çarpıcı Sorular:

Bekar, dağıtımın arkasındaki süreci sorgulayan sert açıklamalarına devam etti. Söz konusu diş macunlarının halka dağıtılmasının ardından, şu soruları gündeme getirdi:

  • Bu diş macunlarının parasını kim ödedi?

  • Eğer belediye bütçesinden karşılandıysa, bu paralar halkın cebinden hangi yetkiyle alındı?

  • Bu ürünlerin alımında ihale yapıldı mı? Kimler bu ihaleyi kazandı?

  • Boykot çağrıları yapılırken, bu dağıtımın arkasındaki gizli ajanda nedir?

Bekar, Orhangazi Belediyesi’nin artık halkın çıkarları için değil, daha çok rant ve reklam amaçları için hareket ettiğini belirtti.

“Orhangazi Belediyesi Halkın Değil, Rantın Belediyesidir!”

Baki Bekar, yaptığı açıklamalarla, Orhangazi Belediyesi’nin halkın ihtiyaçlarıyla ilgilenmek yerine, promosyonlarla halkı oyaladığını savundu. Şu ifadeleri kullandı:

“Bir yandan, yoksullukla mücadele eden vatandaşların ekmeği küçültülürken, diğer yandan bu skandal promosyonlarla halk oyalanıyor. Boykot edilen ürünler paketlenip ‘hizmet’ diye sunuluyor. Bu zihniyetin ne vicdana ne de akla sığar. Orhangazi Belediyesi, halkın değil, rantın ve reklamın belediyesi olmuştur.”

Demokrat Parti, Bu Skandalın Peşini Bırakmıyor

Baki Bekar, bu tür şaibeli dağıtımların hesabının sorulacağına dair sert bir açıklama yaptı ve Demokrat Parti olarak olayın peşini bırakmayacaklarını vurguladı:

“Bu tür dağıtımların arkasındaki karanlık ilişkiler ve belediyenin bu tür uygulamaları, Demokrat Parti olarak yakından takip ettiğimiz konulardan biridir. Bu paranın halkın cebinden hangi şekilde alındığını, bu dağıtımların hangi saikle yapıldığını öğrenene kadar peşini bırakmayacağız.”

Demokrat Parti, Orhangazi’deki bu tür şaibeli ve halkı yanıltan uygulamalara karşı tavır alacağını belirtirken, belediyenin şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesine aykırı davranışlarını sürekli olarak gündemde tutacağını duyurdu.

Halkın Tepkisi: Skandala Büyük Öfke

Orhangazi halkı, belediyenin bu tutumuna büyük bir tepki gösterdi. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarda, vatandaşlar, belediyenin bu tür promosyonlarla halkı aldatmaya çalışmasını sert bir şekilde eleştirdi. Ayrıca, söz konusu diş macununun, toplumun büyük kısmının boykot ettiği bir ürün olduğu hatırlatılarak, belediyenin bu tutumunun ikiyüzlülük olduğu vurgulandı.

Sonuç: Sandıkta Hesap Sorulacak

Baki Bekar ve Demokrat Parti, Orhangazi Belediyesi’nin halkın çıkarları yerine özel çıkarları gözeten bu tür tutumlarına karşı durmaya kararlı olduklarını belirttiler. Bekar, son olarak şu ifadeleri kullandı:

“Bu oyun bozulacak, halk gerçekleri görecek ve sandıkta gerekli cevabı verecektir. Orhangazi halkı, kendisine saygı duyan bir belediye istiyor ve bunu almakta kararlıdır.”

Buse’nin kazandığı gümüş madalya gibi başarılar, sadece spor alanında değil, aynı zamanda halkın talepleri ve hakları doğrultusunda da elde edilmelidir.

Devamını Oku

İsmail Seyis: “Bu millet unutmaz, bu ayıbı affetmez!”

İsmail Seyis: “Bu millet unutmaz, bu ayıbı affetmez!”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Yıldırım Belediyesi, sosyal belediyecilikten nasibini almadığını bir kez daha gözler önüne serdi. Cenaze gibi en hassas, en hüzünlü bir günde yaşatılan bu utanç tablosu, artık bardağı taşıran son damladır! Yıldırım Belediyesi’nin, cenaze sahiplerinin acılı günlerinde gösterdiği duyarsızlık ve sorumsuzluk, sadece bir hata değil, vicdansızlık ve ihmal zincirinin bir sonucu olarak halkın hafızasına kazındı.

Bir vatandaş, cenazesi için Yıldırım Belediyesi’nden taziye çadırı talep etti. Fakat belediyeden gelen çadır, yırtık, çürük, kirli ve tamamen kullanılamaz durumdaydı. Yağmurda akan, rüzgârda çöken ve adeta utanılacak bir durumda olan bu çadır, belediyenin sorumluluk anlayışını gözler önüne serdi. Bu rezalet, yalnızca teknik bir eksiklik değil, vatandaşa duyulan saygının kaybolduğunun bir simgesidir!

Olayın hemen ardından sert bir açıklama yapan İYİ Parti Yıldırım İlçe Başkanı İsmail Seyis, Yıldırım Belediyesi’ne yüklendi:

“Bu milletin acısına bu kadar mı duyarsız olunur? Elinizde sağlam çadır yoksa vatandaş ne yapsın? Olanlar da neden çürük? Peki, kaliteli çadırlar kimlere gidiyor? Hangi VIP cenazelere saklanıyor? Bu ihmal değil, apaçık vicdansızlıktır. Bu rezaletin sorumluları derhal hesap vermelidir!”

Seyis’in bu açıklamaları, Yıldırım Belediyesi’nin yıllardır sürdürdüğü kayırmacı ve liyakatsiz belediyecilik anlayışına dikkat çekiyor. Çürük çadırla sembolleşen bu anlayış, Yıldırım halkını adeta bıktırmış durumda. Artık halk, bu düzensizliği sineye çekmeyecek!

Yıldırım Halkı, Bu Skandalı Unutmayacak!

Taziye çadırının, cenaze sahiplerinin acılı günlerinde göz göre göre mağdur edilmesi, Yıldırım halkı için bir dönüm noktası oldu. Belediye yönetiminin bu kadar vurdumduymaz ve sorumsuz olması, ilçede yaşayan herkesi derinden sarstı. Yıldırım halkı, bu güvensizlik ortamını, bu vurdumduymazlığı, bu skandalı asla unutmayacak! Bir acının gölgesinde dahi insana değer vermeyen bir yönetim, bu koltuklarda bir gün dahi fazla durmamalıdır!

İsmail Seyis, son sözlerini çok net söyledi:
“Yıldırım halkı yalnız değil! Bu ayıbı siz yaşattınız, hesabını da sandıkta vereceksiniz!”

Çürük Çadırlar, Lüks Etkinliklere Ayrılan Bütçenin Neresinde?

Yıldırım Belediyesi, halkının en acılı günlerinde böyle bir rezalet yaşatırken, aynı belediye şatafatlı etkinlikler ve büyük törenler için yüklü bütçeler ayırmaktan çekinmiyor. Görkemli organizasyonlar için ayrılan paralar, bir cenaze sahibinin en basit hakkı olan taziye çadırının temini için kullanılmazken, bu çelişki halkın gözünden kaçmıyor.

Belediye, halkın cebinden toplanan vergilerle yapılan bu şatafatlı etkinliklerde büyük harcamalar yaparken, en temel ihtiyacı karşılayamamak, gerçekten utanç verici. Acılı bir vatandaş, en basit bir taziye çadırını düzgün şekilde temin edemeyen bir yönetimin, yüksek bütçelerle düzenlediği etkinliklerin ne anlamı olduğunu sorguluyor. Yıldırım Belediyesi, halkının en zor anlarında dahi sorumluluklarını yerine getiremiyor!

Yıldırım Belediyesi’ne Sorulması Gereken Sorular

Yıldırım Belediyesi, bu skandalın sorumlularını derhal açıklamalı ve vatandaşların bir daha benzer bir mağduriyet yaşamamaları için adımlar atmalıdır. Bu rezaletin bir daha yaşanmaması için belediyenin artık ciddi bir iç denetim ve kalite kontrol mekanizması oluşturması zorunludur!

  • Bir belediye, cenaze ve taziye gibi hassas süreçlerde nasıl bu kadar özensiz davranabilir?

  • Çürük çadırlar, nasıl bir belediyecilik anlayışını yansıtır?

  • Belediyenin öncelikleri ve kaynak dağılımı, Yıldırım halkının en temel ihtiyaçlarıyla ne kadar örtüşüyor?

Bu soruların cevabını Yıldırım Belediyesi vermek zorundadır! Cenaze evindeki en temel ihtiyacı karşılamamak, sadece bir ihmal değil, halkın acılarına duyarsızlık ve vicdansızlık olarak görülecektir.

Yıldırım Belediyesi’ne Son Uyarı: Bu Skandal Unutulmaz!

Bu olay, yalnızca Yıldırım Belediyesi’nin hizmet kalitesini sorgulamakla kalmadı, aynı zamanda belediyecilik anlayışının ne kadar çürüdüğünü de gözler önüne serdi. Yıldırım halkı, belediyeden acılı günlerinde yalnızca saygı, duyarlılık ve insaf beklerken, karşılaştıkları tablo gerçekten yıkıcı oldu.

Yıldırım Belediyesi’nin, bu tür rezaletlere imza atmamak için artık ciddi bir iç denetim mekanizması oluşturması, halk odaklı bir yönetim anlayışını benimsemesi şarttır. Bir belediye, vatandaşının acısına karşı bu kadar duyarsız olamaz!

İsmail Seyis’in de dediği gibi: “Bu millet unutmaz, bu ayıbı affetmez!” Yıldırım Belediyesi’ne karşı hesap sorma zamanı çoktan geldi. Yıldırım halkı, artık bu rezaletin hesabını sandıkta soracaktır!

Devamını Oku

Tokyo Olimpiyatları’nda Gümüş Madalya: Buse’nin Zorlu Yolu ve Büyük Başarısı

Tokyo Olimpiyatları’nda Gümüş Madalya: Buse’nin Zorlu Yolu ve Büyük Başarısı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Tokyo Olimpiyatları’nda Türkiye’yi gururlandıran bir isim, Buse Kızımız oldu. Genç sporcu, zorlu bir süreçten geçerek gümüş madalya kazandı ve Türk sporuna adını altın harflerle yazdırdı. Başarısını kutluyor, kendisini tebrik ediyor ve gelecekteki başarılarını diliyoruz.

Buse’nin başarı hikayesi, sadece sporcu kimliğiyle değil, aynı zamanda azmi ve kararlılığıyla da dikkat çekiyor. Başlangıçta pek çok zorlukla karşılaşan Buse, bugün elde ettiği bu büyük başarıyı, kendi çabaları ve aldığı desteğin birleşimiyle kazandı.

Zorluklarla Dolu Bir Yolculuk

Buse’nin sporculuk kariyeri, hiç de kolay başlamadı. Buse, Yargıtay‘da sözleşmeli olarak çalışmaya başladığında, temizlik ve çay dağıtımı gibi görevlerle işe başlamıştı. Bu görevlerin arasında, bir yandan da antrenmanlarını sürdürmek zorundaydı. Hem iş hem de spor arasında denge kurmak, büyük bir özveri gerektiriyordu.

Buse’nin yetenekleri kısa sürede fark edildi. İkinci Ceza Dairesi‘nde çalışırken, karşılaştığı zorluklar, başkan ve üyeler tarafından fark edilerek ona maddi ve manevi destek sağlandı. Buse’nin potansiyeline inanıldı ve önü açıldı.

Yargıtay’dan Büyük Destek

Buse’nin yolculuğunda, İkinci Ceza Dairesi Başkan ve üyelerinin yanı sıra, Birinci Başkanlık da önemli bir rol oynadı. Bu destek, sadece maddi değil aynı zamanda manevi açıdan da büyük bir motivasyon kaynağı oldu. Antrenmanlarını daha rahat yapabilmesi için gereken tüm şartlar sağlandı.

Mehmet Akif Öndaş Bey’in katkıları, Buse’nin spor hayatında dönüm noktalarından biri oldu. Bu destek, Buse’yi sadece bir sporcu olarak değil, aynı zamanda güçlü bir karakter olarak da şekillendirdi. Öne çıkan kabiliyetleriyle Buse, olimpiyat yolunda kendini daha da geliştirme fırsatı buldu.

Başarı ve Madalya

Buse’nin gümüş madalya kazanması, bu süreçteki büyük bir emeğin ve kararlılığın sonucudur. Zorluklarla mücadele ederken, her engeli aşarak hedefe odaklanan Buse, Tokyo Olimpiyatları‘nda gümüş madalya alarak Türkiye’ye büyük bir gurur yaşattı.

Madalyasının yanı sıra, dalgalandırdığı bayrak da tüm Türk halkını coşturdu. Buse, sadece kendi başarısını değil, tüm Türkiye’yi temsil eden bir sembol haline geldi. Bu başarı, aynı zamanda destek verenlerin de haklı gururu oldu.

Buse’nin Azmi ve Geleceği

Buse’nin kazandığı madalya sadece bir sonucun ötesinde anlam taşıyor. Bu başarı, sistemli bir çalışmanın, doğru desteklerin ve azmin birleşimiyle elde edilen bir zaferdir. Şüphesiz, bu tarz bir destek başka bir kurumda da Buse’nin başarısına katkı sağlamış olabilirdi. Ancak, keşfedilmesi ve doğru yönlendirilmesi Buse’nin başarı yolculuğunu hızlandırdı.

Buse, Türkiye’nin gururu olmasının yanı sıra, aynı zamanda genç sporculara da örnek bir figür haline geldi. Gelecekteki başarılarıyla Türk sporunu daha da ileriye taşıyacağına inanıyoruz.

Tebrikler Buse!

Buse Kızımız’ın Tokyo Olimpiyatları’ndaki gümüş madalyası, sadece bir sporcu başarı hikayesinin ötesine geçiyor. Birçok engeli aşarak, azmiyle bu ödüle ulaşan Buse’ye, emeği geçen herkese teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz. Helal olsun Buse’ye!

Devamını Oku