DOLAR 42,5513 0.04%
EURO 49,6251 0.12%
ALTIN 5.758,510,23
BITCOIN 39147573.18873%
Bursa

HAFİF YAĞMUR

SABAHA KALAN SÜRE

Erdal ORHAN

Erdal ORHAN

08 Aralık 2025 Pazartesi

“PEYZAJ EN KRİTİK ALTYAPI YATIRIMIDIR”

“PEYZAJ EN KRİTİK ALTYAPI YATIRIMIDIR”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Doğal kaynakların hızla tükendiği ve şehirlerin adeta beton yığınlarına dönüştüğü günümüzde önemi giderek artan peyzaj uygulamalarının uluslararası standartlarda yapılması amacıyla yola çıkan Peyzaj Mimarları ve Sektör Profesyonelleri Derneği’nin (PEYZAJDER) ilk Genel Kurul toplantısı gerçekleştirildi. Genel Kurulda kurucu başkan Fulya Akfidan Sevim güven tazeleyerek yeniden başkan seçilirken, önümüzdeki 3 yıl boyunca görev yapacak yönetim kurulu ve denetleme kurulu üyeleri de belirlendi.

Divan Başkanlığını Vural Yalçın, Divan Kurulu üyeliklerini de Sema Tokgöz ile Betül Alıncı’nın yaptığı Genel Kurul toplantısının açılışında konuşan başkan Fulya Akfidan Sevim, peyzajın bir şehir için en kritik altyapı yatırımlarından biri olduğunu belirtti.

Peyzaj mimarlığının yalnızca bitkilerin estetik yerleşimi ile ilgilenmediğini, bunun yanı sıra iklim krizi, su yönetimi, biyolojik çeşitlilik ve sürdürülebilir yaşam standartları konularını da ele aldığını kaydeden Sevim, “PEYZAJDER’i mesleki dayanışmayı güçlendirmek, sektörel kaliteyi yükseltmek ve doğaya karşı sorumluluğumuzu bilimsel ve sürdürülebilir yaklaşımlarla yerine getirmek için kurduk. Hep birlikte peyzajın, geleceğin şehirlerini şekillendiren en önemli altyapı yatırımı olduğunu göstereceğiz” dedi.

Mayıs ayında kurulun derneğin bugüne kadar yaptığı çalışmaları özetleyen Başkan Fulya Akfidan Sevim, yeni dönem için birlik ve iş birliği mesajı vererek, “PEYZAJDER, güçlü şehirler, güçlü ekolojiler ve güçlü bir mesleki dayanışma için yoluna kararlılıkla devam edecek” diye konuştu.

Genel Kurulda bu faaliyetler değerlendirilirken, sürdürülebilir kent tasarımı, yerel bitki politikaları ve karbon nötr vizyonu gibi öncelikli alanlarda yeni dönem hedefleri de ele alındı.

Toplantının sonunda yapılan seçimle PEYZAJDER’in yönetim ve denetim kurulları şöyle oluştu:

Yönetim Kurulu Asıl: Fulya Akfidan Sevim, Hakan Atila, Gamze Şahin, Burcu Elöve, Batuhan Güler, Osman Zeybek, Sevtap Pircioğlu, Betül Alınca, Ayhan Bilbey

Yönetim Kurulu Yedek: Emre Öztürk, Nisa Kadriye Bayındır, Enes Akfidan, Elif Nazlı Karadağ, Doruk Alp Aytekin, Gizem Görnaz, Muhammet Sezai Sağtekin, Ayşe Akkuş, Nuri Akay

Denetim Kurulu Asıl: Necla Yörüklü, Vural Yalçın, Sema Tokgöz

Denetim Kurulu Yedek: Nihat Durmuş, Alpaslan Ünal, Bilgen Egemen

Devamını Oku

Şeb-i Arûs Programı Osmangazi’de Gerçekleştirildi

Şeb-i Arûs Programı Osmangazi’de Gerçekleştirildi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Tarihi değerlere sahip çıkan ve kültür mirasını gelecek nesillere aktaran Osmangazi Belediyesi, ‘Şeb-i Arûs Hz. Mevlana’yı Anlamak’ programına ev sahipliği yaptı.

Osmangazi Belediyesi ve Bursa Konyalılar Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği iş birliğiyle Hz. Mevlana’nın 752. Vuslat yıldönümünde Şeb-i Arûs Hz. Mevlana’yı Anlamak’ programı düzenlendi. Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde gerçekleşen etkinliğe Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir’in yanı sıra Bursa Konyalılar Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Musa Bozkurt, dernek üyeleri, il ve ilçe meclis üyeleri, STK temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda hafız İlyas Safa Yılmaz, Kuran-ı Kerim tilaveti gerçekleştirdi.

BURKONDER’DEN ANLAMLI ŞEB-İ ARêS ETKİNLİĞİ: “Gönüller Gazze İçin Birleşti”

Bursa Konyalılar Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (BURKONDER), Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî’nin 752. vuslat yıldönümünde anlamlı bir etkinliğe daha imza attı. Bu yıl beşincisi düzenlenen Şeb-i Arûs – Hz. Mevlânâ’yı Anma Programı, “Gönüller Gazze İçin” temasıyla, katılımcıları bir araya getirerek hem Mevlânâ’nın sevgi ve hoşgörü öğretilerini anma hem de Gazze’deki mazlumlara duyulan empatiyi paylaşma amacı güttü.

Etkinliğe Yoğun İlgi

Bursa Konyalılar Derneği tarafından gerçekleştirilen bu anlamlı etkinliğe, Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Mutlu Esendemir, BURKONDER Başkanı Musa Bozkurt, dernek üyeleri, siyasi parti temsilcileri, STK üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı. Program, İstiklal Marşı ve Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Etkinlik, derneğin sosyal sorumluluk projelerine olan ilgiyi bir kez daha gözler önüne serdi.

Dernek Başkanı Musa Bozkurt’un Açılış Konuşması

Etkinlikte konuşan BURKONDER Başkanı Musa Bozkurt, Mevlânâ’nın felsefesinin yalnızca bir anma değil, aynı zamanda bir farkındalık çağrısı olduğunun altını çizdi. Bozkurt, şunları söyledi:

“Bu program sadece bir anma değil; bir farkındalık, bir dayanışma ve bir ruh birlikteliği çağrısıdır. Mevlânâ’nın sevgi ve merhamet dolu çağrısını, Gazze’nin sessiz çığlığıyla birleştirmek istedik. Çünkü acı, dünyanın neresinde olursa olsun gönül sahiplerinin kapısından içeri girer ve mazlumun feryadı, sınır tanımadan insanın vicdanına dokunur. Bu manevi buluşmayla, Mevlânâ’nın sevgi, merhamet ve hikmet dolu çağrısını, Gazze’nin sessiz çığlığıyla birleştirmeyi amaçlıyoruz.”

Bozkurt’un konuşması, etkinliğe katılanların duygusal bağ kurmasını sağlarken, aynı zamanda Mevlânâ’nın öğretilerinin ve bugünün toplumsal sorunlarının nasıl birleştirilebileceği üzerine de derin düşünceler sundu.

Duygusal Anlar: Musiki, Semazen ve Mehter Takımı

Şeb-i Arûs programı, Mevlânâ’yı anmanın ötesinde, katılımcılara manevi bir atmosfer sunmak adına çeşitli kültürel gösterilerle zenginleştirildi. Etkinlikte, musiki dinletisi, semazen gösterisi ve Mehter Takımı performansı izleyicilere unutulmaz anlar yaşattı. Mevlânâ’nın öğretilerine uygun olarak, gösterilerle bir araya gelen derin duygular, etkinliğin anlamını daha da pekiştirdi.

Katılımcılara Mevlâna şekeri ve helva ikram edildi. Bu geleneksel ikramlar, etkinliğin manevi değerine uygun bir şekilde, katılımcıların ruhsal birlikteliğini pekiştirdi.

Etkinlikte Plaket Takdimi

Etkinlik, aynı zamanda Mevlânâ’nın değerleriyle örtüşen bir dayanışma mesajı verdi. Programa katkı sunan kişilere, BURKONDER tarafından plaket takdim edildi. Bu plaketler, derneğin gönüllülük esasıyla yürütülen projelere katkı sağlayan isimlerin takdir edilmesini sağladı. Katılımcılar, etkinliğin yalnızca kültürel değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk taşıyan bir platform olduğunu vurguladı.

BURKONDER’İN Geniş Kapsamlı Çalışmaları

2019 yılında kurulan BURKONDER, Bursa’daki Konyalılar başta olmak üzere, tüm toplum için kültürel, sosyal ve insani yardımlar sunmaya devam ediyor. Dernek, kültürel etkinliklerin yanı sıra, sosyal yardım faaliyetleri, gençlik çalışmaları ve engelli bireylere destek gibi çeşitli alanlarda gönüllülük esasına dayalı hizmetler sunuyor.

BURKONDER’in faaliyet alanları, geniş bir yelpazeye sahip. Dernek, Somali’de kurban organizasyonları düzenlemekten, öğrencilere burs desteği sunmaya, Şivlilik gibi gelenekleri yaşatmaya kadar birçok sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Ayrıca, afet bölgelerine yönelik yardımlar ve diğer yardım çalışmaları da BURKONDER’in faaliyet alanları arasında yer alıyor.

Bir Işığın Paylaşılması: Mevlânâ’nın Öğretileri

BURKONDER, Mevlânâ’nın ünlü sözlerinden ilham alarak, “Bir mum, diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez” anlayışını benimseyerek, Konyalı hemşehrilerini bir araya getiriyor ve kültürel mirası yaşatmayı hedefliyor. Dernek, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı güçlendirme yolunda etkin çalışmalarına devam ediyor.

BURKONDER’in Vizyonu ve Misyonu

  • Vizyon: Konyalı kültürünü Bursa’da yaşatmak, dayanışma içinde güçlü bir topluluk oluşturmak.

  • Misyon: Yardımlaşma, kültürel aktarım ve gönüllülüğü teşvik eden sürdürülebilir çalışmalar yürütmek.

Bursa Konyalılar Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (BURKONDER), kültürel mirası yaşatma, toplumsal dayanışmayı güçlendirme ve sosyal sorumluluk projelerini hayata geçirme yolunda büyük bir özveriyle çalışmaya devam ediyor.

Etkinlik, Mevlânâ’nın öğretilerine uygun bir şekilde, hem manevi bir yolculuk hem de toplumsal duyarlılığın pekiştirildiği anlamlı bir anma gecesi olarak hafızalara kazındı.

Devamını Oku

Zeki Müren’in 94. Doğum Gününde Bursa’da Anlamlı Anma Gecesi

Zeki Müren’in 94. Doğum Gününde Bursa’da Anlamlı Anma Gecesi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bursa, Türk sanat müziğinin efsane ismi Zeki Müren’i, doğumunun 94. yılında unutulmaz bir etkinlik ile andı. Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Orhangazi Salonu’nda gerçekleşen özel anma gecesi, UNESCO Bursa Derneği ve Bursa Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi’nin iş birliğiyle düzenlendi. Salonu tamamen dolduran katılımcılar, büyük sanatçının eserleriyle nostaljik bir yolculuğa çıkarak Zeki Müren’in sanatını bir kez daha yaşama fırsatı buldu.

“KONSER DİNLEMEK İÇİN DEĞİL, BİR MİRASI YAŞATMAK İÇİN BURADAYIZ”

Gecede açılış konuşmasını yapan Bursa UNESCO Derneği Başkanı İlker Özaslan, Zeki Müren’in sadece bir sanatçı değil, Türk kültürünün taşıyıcısı ve estetik anlayışının kurucusu olduğunu vurguladı. Özaslan, “Bugün burada yalnızca bir konser dinlemek için değil, bir kültürü, bir hafızayı, bir mirası yaşatmak için buluştuk. Zeki Müren, yalnızca söyleyen değil, her nefesiyle, her kelimesiyle, her sahne duruşuyla Türk kültür hayatında bir estetik inşa eden büyük bir ustadır” diyerek, Müren’in kültürel mirasına duyulan derin saygıyı ifade etti.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Yıldız da konuşmasında Zeki Müren’in Türk kültürünün en zarif ve güçlü temsilcilerinden biri olduğunu belirterek, sanatçının mirasının, yalnızca müzikle sınırlı kalmadığını, Türkiye’nin sanat ve kültür dünyasında da derin bir iz bıraktığını söyledi.

AKİF OKTAY’DAN ZEKİ MÜREN’İN ŞİİRLERİNE ÖZEL YORUM

Gecenin en dikkat çeken bölümlerinden biri, Akif Oktay’ın Zeki Müren’in şiirlerini sahnede yorumlaması oldu. Oktay, Müren’in az bilinen şiirlerine duygu dolu ve derinlikli bir yorum getirerek izleyicilerden büyük alkış aldı. Zeki Müren’in şiirlerinin, yalnızca müzikle değil, sözleriyle de sanatsal bir miras oluşturduğunu belirten sanatseverler, Oktay’ın bu özel sunumuyla Müren’in edebi yönünü yeniden keşfettiler.

ZEKİ MÜREN ŞARKILARIYLA GECEYE RÜZGAR GİBİ ESTİ

Gecede ayrıca, akademisyen Dç. Dr. Güniz Aykaç, Zeki Müren’in en bilinen şarkılarını seslendirerek geceye renk kattı. Aykaç’ın zarif yorumları, geceye katılan sanatseverlere büyük bir keyif sundu. Zeki Müren’in unutulmaz eserlerinin hep birlikte söylenmesiyle, gece bir anlamda Müren’e duyulan sevgi ve saygının ortak bir buluşmasına dönüştü.

YOĞUN KATILIM

Etkinliğe katılım oldukça yoğundu. Bursa UNESCO Derneği yönetimi, Bursa Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi Müdürü Remzi Ayaz ve öğretmenleri, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Mehmet Yıldız, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç ve eşi, Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Tolga Kornoşor ve eşi, Nilüfer Belediye Başkan Vekili Mahmut Demiröz, CHP Osmangazi İlçe Başkanı Raşit Gürbüz, geçmiş dönem Bursa Milletvekili Necati Ozensoy ve eşi, geçmiş dönem Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin ve eşi, sivil toplum kuruluşları başkanları, oda temsilcileri ve çok sayıda sanatsever geceye katıldılar. Bu kalabalık, Zeki Müren’in mirasına duyulan ilginin ve sevginin güçlü bir göstergesi oldu.

Zeki Müren’in Bursalı Sanatseverlerle Buluşması

31 yıl önce hayata veda eden Zeki Müren, doğduğu şehirde bir kez daha yüzlerce kişinin ortak duygusunda buluştu. Bursa’da gerçekleştirilen bu özel etkinlik, sanatçının müziği ve kültürel mirasını yaşatmaya devam etme amacını güttü. Etkinlik, Zeki Müren’in eserlerinin güçlü bir saygı ve sevgiyle anıldığı, sanatçının hatırasının hiçbir zaman unutulmayacağını bir kez daha kanıtladı.

Devamını Oku

Zafer Partisi’nden Terörsüz Türkiye İçin Güçlü Mesaj: Pakize Ana’dan Adalet Çağrısı

Zafer Partisi’nden Terörsüz Türkiye İçin Güçlü Mesaj: Pakize Ana’dan Adalet Çağrısı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bursa Mudanya Atapark’ta tarihi bir buluşma gerçekleşti. Zafer Partisi, İYİ Parti ve Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi’nin temsilcilerinin bir araya geldiği etkinlik, teröre karşı verilen mücadelenin simgesi haline geldi. Etkinlikte, Şehit Anaları Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Pakize Akbaba öncülüğünde gerçekleştirilen anlamlı bir tören düzenlendi. Siyah bir çelenk denize atılarak, terörün karanlık etkilerine karşı güçlü bir duruş sergilendi.

“Türk’ün Vicdanı, Şehitlerimizin Emaneti Pakize Ana’nın Yanındayız!”

Mudanya Mütareke Meydanı, bu özel günde adaletin ve onurun nöbetini tutanların buluşma noktası oldu. Zafer Partisi İl Başkanı Cihat Gazi, ilçe başkanları ve partililerle birlikte, teröre karşı olan kararlı duruşlarını sergileyerek birlik ve beraberlik mesajı verdi. Etkinlik, sadece siyasi bir buluşma değil, aynı zamanda Türk milletinin terörizme karşı verdiği mücadelenin de bir sembolüydü.

Cihat Gazi, etkinlikte yaptığı konuşmada, “Türk milletinin vicdanı, şehitlerimizin emanetini yaşatmaya devam ediyor. Pakize Ana yalnız değildir!” diyerek, teröre karşı verilen mücadelenin sonuna kadar süreceğini vurguladı. Katılımcılar da, bu dava için ellerinden gelen desteği vermeye kararlı olduklarını belirterek, “Şehitlerin kanını yerde bırakmama davasıdır bu!” ifadeleriyle tepkilerini dile getirdi.

Pakize Akbaba’dan Kararlı Mesaj: “Terörsüz Bir Gelecek İçin Mücadelemiz Devam Edecek!”

Etkinliğin en dikkat çeken ismi, teröre karşı yıllardır amansız bir şekilde mücadele eden Pakize Akbaba oldu. Çeşitli terör saldırılarında yakınlarını kaybeden ve bu acıyı yüreğinde taşıyan Pakize Akbaba, Türkiye’nin terörsüz bir geleceği hak ettiğini belirterek, “Şehitlerimizin hatırasını yaşatmak, onların kanının yerde kalmaması için verdiğimiz adalet mücadelesini kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz,” dedi.

Akbaba, Türkiye’nin huzur ve barış içinde yaşaması için herkesin el birliğiyle mücadele etmesi gerektiğine dikkat çekerek, bu yolda yalnız olmadıklarını ve tüm vatanseverlerin yanlarında olduğunu ifade etti. “Bu dava, sadece bir siyasi mücadelenin ötesinde; bir milletin varlık mücadelesidir,” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Siyah Çelenk, Terörün Karanlık Yüzüne Karşı Bir Mesaj

Törenin en anlamlı anı ise, denize atılan siyah çelenk oldu. Bu çelenk, terörün yarattığı karanlık ve acıyı simgeliyor, ancak aynı zamanda bu karanlıkla mücadele eden bir halkın umut ışığını da gösteriyordu. Katılımcılar, ellerindeki Türk bayraklarıyla teröre karşı birlik ve beraberlik mesajı verdi. Bu anlamlı hareket, Bursa halkının vatanseverliğini ve terörün karşısındaki kararlılığını simgeliyordu.

Bursa’dan Güçlü Bir Ses Yükseldi

Etkinliğe katılan vatandaşlar, ellerindeki Türk bayraklarıyla sadece bir siyasi duruş sergilemekle kalmadı, aynı zamanda Türk milletinin her bir ferdinin terörün karşısında dimdik durduğunu tüm dünyaya haykırdılar. “Bursa ses verdi, bayrağını aldı geldi!” diyerek, şehitlerimizin hatırasına olan bağlılıklarını yinelediler.

Zafer Partisi ve Müttefiklerinden Adalet ve Vatanseverlik Vurgusu

Etkinlik, Zafer Partisi’nin sadece siyasi bir güç olmanın ötesine geçtiğini ve Türkiye’nin teröre karşı vereceği mücadelenin tüm kesimlerden gelen bir destekle güçleneceğini ortaya koydu. Zafer Partisi, İYİ Parti ve Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi temsilcileri, bu tür etkinliklerin bir başlangıç olduğunu belirterek, terörün son bulacağı bir Türkiye için birlikte çalışmaya devam edeceklerini söylediler.

Terörsüz Bir Türkiye İçin Mücadeleye Devam
Zafer Partisi, bu tür etkinliklerin sadece bir gösteri değil, aynı zamanda Türkiye’nin geleceği için atılacak adımların bir parçası olduğuna inanıyor. Partililer, her türlü terörizme karşı mücadeleye devam edeceklerini ve terörün hiçbir şekilde topraklarımızda barınmasına izin vermeyeceklerini vurguladı. Türkiye’nin her köşesinde, teröre karşı direncin arttığı, her bireyin ve her partinin ortak bir hedef için birleştiği bir dönemin başlangıcı olarak bu etkinlik hatırlanacak.

Pakize Akbaba ve şehit yakınlarının terörizme karşı verdikleri mücadele, Türk milletinin vatanseverlik duygularının güçlü bir yansıması oldu. Zafer Partisi ve diğer katılımcılar, terörün son bulacağı, şehitlerimizin hatırasına saygı gösterilecek, barış ve huzur içinde bir Türkiye için birlikte mücadele edeceklerini bir kez daha yinelediler.

Etkinlik, Zafer Partisi İl Başkanı Cihat Gazi’nin öncülüğünde, terörün toprağımızdaki her köşe ve her karışı terk etmesi için atılacak adımların tartışıldığı önemli bir platforma dönüştü.

Zafer Partisi’nin en güçlü seslerinden biri olan Cihat Gazi, terörle mücadelenin yalnızca güvenlik önlemleriyle sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve kültürel altyapıların da güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Gazi, Türkiye’nin dört bir yanında terörün kökünü kazıyacak olan siyasi, toplumsal ve ekonomik reformları savunarak, bu reformları hayata geçirmek için Zafer Partisi olarak verdikleri mücadelenin detaylarını açıkladı.

Cihat Gazi: “Terör, Türk Milletinin Namusudur”

Zafer Partisi İl Başkanı Cihat Gazi, etkinlikte yaptığı konuşmada, terörle mücadelenin sadece askeri bir mesele olmadığını, milletin ruhunu, vatanın bağımsızlığını koruma mücadelesi olduğunu belirterek, “Türk milletinin vicdanı, terörü sonlandırmaya kararlı. Şehitlerimizin kanı bizim onurumuzdur, bu kanın yerde kalmasına asla izin vermeyeceğiz,” dedi. Türkiye’nin karşı karşıya olduğu terör tehdidinin yalnızca güvenlik güçlerinin değil, her bir Türk vatandaşının sorumluluğunda olduğuna dikkat çeken Cihat Gazi, bu mücadelenin ancak milletin topyekûn kararlılığı ile kazanılabileceğini söyledi.

“Terörle savaş, sadece dağlarda veya şehirlerde değil, her Türk’ün kalbinde verilmelidir. Bu dava, bir milletin yaşama hakkı, bir devletin varlık mücadelesidir.”

Zafer Partisi ve Cihat Gazi, teröre karşı verilen mücadelenin sadece silahlı çatışmayla değil, aynı zamanda milli birlik, vatanseverlik ve adalet duygularının pekiştirilmesiyle başarılı olacağına inanıyor. Gazi’nin bu konudaki söylemleri, Türkiye’nin geleceğine dair büyük bir kararlılığı yansıtıyor.

“Terörsüz Türkiye” İçin Sosyal Reformlar ve Ekonomik Kalkınma

Zafer Partisi, terörü sadece güvenlik odaklı önlemlerle değil, köklü sosyal ve ekonomik reformlarla ortadan kaldırmayı hedefliyor. Cihat Gazi, terörün doğduğu topraklarda eğitim, istihdam, kültür ve altyapı gibi alanlarda büyük reformlar yapılması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin güneydoğusundaki iller için “ekonomik kalkınma programları” başlatılmasını, bölgedeki gençlerin terör örgütlerine katılmalarının önlenmesi için istihdam olanaklarının artırılmasını savundu.

Zafer Partisi’nin önerdiği “Terörsüz Türkiye Planı” kapsamında, köylerde ve kırsal alanlarda üretimin desteklenmesi, gençlerin eğitimine yönelik projeler ve kadınların ekonomik hayatta daha fazla yer alabilmesi için sosyal projeler geliştirilmesi yer alıyor. Gazi, bu reformların yalnızca ekonomik kalkınmayı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda terör örgütlerinin militan toplama çabalarını da engelleyeceğini belirtti.

“Ekonomik yoksulluk, terörün yeşermesine fırsat verir. Terör örgütlerinin ideolojileri, çaresizliğin ve yoksulluğun üzerine inşa edilir. Bizim amacımız, bu ideolojilere karşı ekonomik kalkınmayı ve fırsat eşitliğini sunmak.”

Zafer Partisi’nin Terörle Mücadeledeki Temel İlkeleri

Zafer Partisi’nin teröre karşı verdiği mücadeledeki temel ilkeleri şu şekilde özetlenebilir:

  1. Milli Birlik ve Beraberlik: Cihat Gazi, Türkiye’nin tüm siyasi partilerinin, sivil toplum kuruluşlarının ve halkın el birliğiyle teröre karşı ortak bir cephe oluşturması gerektiğini belirtiyor. Terör, milli birliği zedeleyen bir tehdit olduğundan, toplumun her kesimiyle iş birliği yapmak, bu mücadelenin en önemli unsuru.

  2. Güçlü İç Denetim ve Adalet: Terörün etkisini kırmak için, içerideki tüm güvenlik ve yargı sisteminin güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Zafer Partisi, adaletin tüm vatandaşlara eşit şekilde sağlanması gerektiğini savunuyor. Teröristlere karşı verilen mücadelenin yasal ve adil bir şekilde yürütülmesi, toplumda güven oluşturacaktır.

  3. İstihdam ve Eğitim: Zafer Partisi, terörün en büyük kaynaklarından birinin gençlerin işsizlik ve umutsuzluktan kaynaklanan sosyo-ekonomik çaresizliği olduğuna inanıyor. Bu nedenle, bölgelerdeki gençlerin eğitimine ve istihdamına yönelik devlet destekli projeler önermektedir. Özellikle güneydoğudaki illerde ekonomik gelişmeyi sağlayacak yatırımlar yapılması gerektiği vurgulanmaktadır.

  4. Sosyal Dayanışma: Terörün toplum üzerindeki yıkıcı etkisini engellemek için, sosyal dayanışma ve yardımlaşma ağlarının güçlendirilmesi gerektiği ifade edilmektedir. Şehit aileleri ve gaziler için güçlü destek mekanizmaları oluşturulmalı, toplumda aidiyet ve güven duygusu pekiştirilmelidir.

  5. Sınır Güvenliği ve Dış Politikada Sert Duruş: Zafer Partisi, sınır güvenliğini artırmayı, özellikle terörist grupların sınırdan geçirilmesini engellemek amacıyla teknolojik altyapıların güçlendirilmesini önermektedir. Dış politikada ise, Türkiye’nin teröre destek veren ülkelerle ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesi ve bu ülkelerle diplomatik baskılar yapılması gerektiği ifade edilmektedir.

Bursa’dan Yükselen Güçlü Mesaj: “Terörsüz Türkiye İçin Birlikteyiz”

Zafer Partisi ve Cihat Gazi’nin öncülüğündeki etkinlikte, katılımcılar ellerindeki Türk bayraklarıyla güçlü bir birlik mesajı verdiler. Etkinlik, yalnızca siyasi bir duruş sergilemekle kalmadı, aynı zamanda Türkiye’nin her köşesindeki vatandaşların teröre karşı vereceği mücadelenin simgesi oldu. “Terörsüz bir Türkiye için mücadelemiz devam edecek,” diyen katılımcılar, terörün her türlüsüne karşı topyekûn bir mücadelenin sürdürüleceğini yinelediler.

Cihat Gazi, bu etkinliği değerlendirirken, “Zafer Partisi olarak, sadece bugünün değil, geleceğin Türkiye’sinin temellerini atıyoruz. Terörü, ekonomik kalkınma ve adaletle kökünden kazıyacağız. Bunu yalnızca güvenlik tedbirleriyle değil, halkımızın ortak iradesiyle başaracağız,” diyerek, Türkiye’nin terörsüz bir geleceği için kararlı olduklarını yineledi.

Zafer Partisi’nin Terörsüz Türkiye İçin Kararlılığı

Zafer Partisi, Cihat Gazi’nin liderliğinde, Türkiye’yi terörden arındırmak için güçlü bir duruş sergiliyor. Bu mücadelenin yalnızca güvenlik alanında değil, sosyal, kültürel ve ekonomik reformlarla da desteklenmesi gerektiğini savunan Zafer Partisi, her türlü terörizme karşı topyekûn bir mücadeleye çağrıda bulunuyor. Cihat Gazi ve Zafer Partisi’nin verdiği bu kararlı mesaj, Türkiye’nin geleceğinde terörün son bulacağına olan inancı pekiştiriyor ve Türk milletinin bir arada, kararlı bir şekilde bu mücadeleyi sürdürme iradesini gösteriyor.

Devamını Oku

Kadınların Hayata Tutunma Çabalarına İYİ Destek

Kadınların Hayata Tutunma Çabalarına İYİ Destek
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İYİ Parti Kadın Politikaları Başkanı Sevilay Önder’den Üretici Kadınlara Destek Ziyareti

Kadınların Hayata Tutunma Çabalarına Destek: Ekonomik Zorluklar ve Çözüm Arayışları

İYİ Parti Kadın Politikaları Başkanı Sevilay Önder, Aile Sosyal Hizmetler Başkanlığı ekibiyle birlikte, Bursa’nın simgelerinden biri olan Çeyizciler Çarşısı’nda üretici kadınlarla buluştu. Bu ziyaret, İYİ Parti’nin kadınların hayata tutunma çabalarını görünür kılmak ve sorunlarına çözüm aramak adına attığı bir adım olarak dikkat çekti.

Ziyaret sırasında, özellikle kadın üreticilerin karşılaştığı güçlükler masaya yatırıldı. Kadınlar, ekonomik kriz, artan maliyetler ve devlet desteklerinin yetersizliği gibi sorunları dile getirerek, bu olguların günlük hayatlarını ve işlerini nasıl etkilediğini paylaştı. İstihdamda ve üretim süreçlerinde yaşadıkları zorlukları anlatan kadınlar, aynı zamanda ailelerinin geçim sıkıntısı çektiğini ve emeklerinin yeterince takdir edilmediğini ifade ettiler.

“Kadın Emeği Değerli ve Vazgeçilmezdir”

Ziyaretin en dikkat çeken anlarından biri, Sevilay Önder’in yaptığı açıklamaydı. Kadın emeğinin toplumun her alanında büyük bir güce sahip olduğunu vurgulayan Önder, “Üreten her kadının yanında olmaya, sorunlarını gündeme taşımaya ve çözüm için mücadele etmeye devam edeceğiz” diyerek, İYİ Parti’nin kadınların ekonomik hayatta daha güçlü bir yer edinmesi için çalışmalarını sürdüreceğini ifade etti.

Önder, özellikle yerel kalkınmanın kadın emeğiyle güçleneceğini belirterek, kadınların ekonomik bağımsızlıklarının sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Çeyizciler Çarşısı’ndaki kadınlar da, kendilerine verilen desteklerin arttırılması ve üretim süreçlerinde daha fazla yer alabilmeleri için politika yapıcılardan somut adımlar beklediklerini dile getirdi.

Kadınların Yükselen Sesi: Eşitlik ve Adalet Talepleri

Kadın üreticilerin en büyük taleplerinden biri, ekonomik eşitsizliğin ortadan kaldırılmasıydı. Özellikle artan girdi maliyetleri, yüksek vergiler ve daralan pazarlar karşısında kadınların sektörde tutunabilmesi oldukça güçleşmiş durumda. Pek çok kadın, bu zorlukların yanı sıra ailelerinin yükünü de sırtlamak zorunda olduklarını belirterek, iş hayatındaki fırsat eşitsizliklerinin giderilmesi gerektiğini vurguladı.

İYİ Parti, kadınların sesine kulak verirken, yerel kalkınma ve sürdürülebilir üretim stratejilerinin sadece erkek egemen sektörel yapılarla değil, aynı zamanda kadın girişimciliği ve üreticiliğiyle de şekilleneceğine olan inancını pekiştirdi. Bu tür ziyaretlerin, kadınların hayatlarına dokunan değişimlerin başlangıcı olacağına inanılıyor.

Destek Yetersizliği, Kadınların Karşılaştığı En Büyük Engel

Kadın üreticilerin dile getirdiği bir diğer önemli konu ise mevcut devlet desteklerinin yetersizliği oldu. Kadın girişimcilerin, üretim yapabilmeleri için gereken finansal desteklere erişimde büyük güçlükler yaşadıkları, çoğu zaman başvurdukları hibe ve kredi programlarının bürokratik engellerle tıkandığı ifade edildi. Kadınlar, kendilerine yönelik eğitim programlarının ve kooperatifleşme süreçlerinin daha fazla teşvik edilmesini talep ettiler.

Sevilay Önder, kadın üreticilerin yalnızca desteklerle değil, aynı zamanda sosyal güvencelerle de korunması gerektiğini belirterek, “Kadınların ekonomik bağımsızlıkları, sadece kendi hayatlarını değil, tüm toplumun refahını doğrudan etkiler. Bu yüzden kadınların üretim süreçlerindeki yerini artırmak, onlara güvenli ve adil bir ortam sunmak bizler için öncelikli bir meseledir” dedi.

Kadın Emeğiyle Kalkınan Bir Türkiye İçin Mücadele

İYİ Parti, kadınların toplumsal ve ekonomik yaşamdaki daha güçlü varlıkları için uzun vadeli stratejiler geliştirmeyi taahhüt etti. Önder, bu tür ziyaretlerin yalnızca bir başlangıç olduğunu belirterek, “Kadınların sorunlarını sürekli gündemde tutarak, çözümler üretmek için her zaman yanlarında olacağız” şeklinde konuştu.

Kadın üreticilerin bu buluşmada paylaştığı sorunlar ve talepler, İYİ Parti’nin kadınların ekonomiye katkılarının önündeki engelleri ortadan kaldırmak için yapacağı çalışmaları şekillendirecek. Yerel kalkınma ve kadınların üretim sürecindeki güçlenmesi, İYİ Parti’nin önümüzdeki dönemdeki politika önceliklerinden biri olmaya devam edecek.

Devamını Oku