evden eve nakliyat
DOLAR 40,7015 0.02%
EURO 47,2204 1.43%
ALTIN 4.394,952,23
BITCOIN 4587744-2,89%
Bursa
24°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Erdal ORHAN

Erdal ORHAN

01 Ağustos 2025 Cuma

“Yeşil Bursa Maden ve Beton Lobilerine Teslim Edilemez!”

“Yeşil Bursa Maden ve Beton Lobilerine Teslim Edilemez!”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bursa Yanıyor, Rant Yükseliyor! ÇATSANDER’den Sert Tepki: “Yeşil Bursa Maden ve Beton Lobilerine Teslim Edilemez!”

Bursa’nın 5 ilçesinde çıkan yangınlarla birlikte 3 milyondan fazla ağaç yok olurken, kamuoyunun yüreği yanıyor, ancak bazı çevrelerin gözünü ranta çevirmesi vicdanları kanatıyor.

Çataltepe Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ÇATSANDER) Başkanı Zekai Akdoğan, Başkan Yardımcısı Mehmet Kuş ve Başkanvekili Aydın Çitil’in yaptığı açıklamada, Gürsu, Kestel, Orhaneli, Büyükorhan ve Harmancık’taki yangınların ardından maden ve imar lobilerinin harekete geçtiği yönünde basında çıkan haberlerden dolayı kaygılandıkları vurgulandı.


“Ciğerimiz Yandı, Şimdi Toprağımızı mı Satacaksınız?”

Zekai Akdoğan tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

“3 milyon ağaç kül olmuş, memleketin ciğeri dağlanmışken, birileri masa başında maden sahası ve imar alanı planlıyor. Bu nasıl bir vicdansızlıktır? Bu nasıl bir ahlaki çöküştür? Yeşil Bursa’yı altın, kurşun, çinko uğruna yok etmeye kimsenin hakkı yok!”


 Rant Projeleri Yangınla mı Başlatılıyor?

Yangınların hemen ardından, özellikle Gürsu ve Harmancık bölgelerinde yeni maden sahalarının açılacağı ve diğer bölgelerin de imara açılacağına dair söylentilerin organize şekilde yayıldığına dikkat çeken ÇATSANDER yönetimi, bu gelişmeleri “tesadüf değil, organize talan girişimi” olarak nitelendirdi.

 Gürsu ve çevresinde altın, antimuan, bakır, kurşun, çinko, krom, nikel, manganez, molibden ve volfram rezervlerinin tespit edildiği raporlarla sabitken, şimdi bu alanların “yanmış” bahanesiyle maden sahalarına dönüştürülmek istenmesi, Bursa’ya açık bir ihanettir.


 Çataltepe Bitmeden Yeni İmar Olmaz!

ÇATSANDER Başkanı Akdoğan, bir diğer önemli başlık olan Çataltepe Projesi’ni hatırlatarak, sert çıkışını sürdürdü:

“Bursa’da küçük ve orta ölçekli 3.159 esnaf 17 yıldır Çataltepe Projesi’nin hayata geçmesini bekliyor. Esnafı yakan, unutan, oyalayan bir zihniyet var. Çataltepe bitirilmeden bir metrekare yeni imar alanı açmak, ihanettir!”

Akdoğan; ” Bursa’nın nüfusunun önümüzdeki 3 yıl içinde 5 milyonu aşması beklenirken, şehir içindeki esnafı modern, entegre bir çarşıda toplamak ekonomik, lojistik ve kentsel dönüşüm açısından bir zorunluluk hâline gelmiştir.” dedi.

Şehir merkezinden taşınacak esnaf alanlarının dönüşümle yeniden planlanabileceği, bunun için yeni alan açmaya gerek olmadığı da vurgulandı.


 “Bu Şehir Talana Teslim Edilmeyecek!”

ÇATSANDER Başkanvekili Aydın Çitil, şu ifadeleri kullandı:

“Bursa’nın ormanları yanarken birileri parsel hesapları yapıyor. Bu yangınların maden projeleriyle zamanlaması arasında kamu vicdanını rahatsız eden çok net bir bağ var. Bu kente yazık etmeyin!”


 TOKİ’ye Çağrı: Derhal Bitirin!

3159 esnafın mağduriyeti, sadece bir proje değil, bir şehrin üretim gücünün boşa harcanması anlamına geliyor.
Aydın Çitil, TOKİ ve ilgili bakanlıklara seslenerek:

“Çataltepe’nin önündeki tüm engeller kaldırılmalı, proje derhal tamamlanmalı, bu utanç artık son bulmalıdır!” dedi.


Başkan Yardımcısı Mehmet Kuş ise;

“Bu şehir yeşiliyle, esnafıyla, üreten yapısıyla ayakta kalır.
Altın değil; alın teri değerlidir.
Kurşun değil; çınar kıymetlidir.
Rant değil; adalet ve akıl öncelik olmalıdır.

Yeşil Bursa beton ve maden lobilerine teslim edilemez!
Çataltepe derhal tamamlanmalı, esnafın 17 yıllık çilesi sonlandırılmalıdır!” dedi.

Devamını Oku

Gerçekler Sert, Mağduriyet Derin, Sessizlik Kabul Edilemez!

Gerçekler Sert, Mağduriyet Derin, Sessizlik Kabul Edilemez!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca vatandaşın başını sokacak bir çatısı var ama o çatının altında hukuki bir belirsizlik, yasal bir kaos hüküm sürüyor. Nedeni açık: #YapıKayıt sorunu çözülmeden kentsel dönüşüm yapılamaz, hak kayıpları telafi edilemez, adalet sağlanamaz.

İşte bu yüzden #YapıKayıt şarttır, zaruridir, gecikmeden gelmelidir.


1. Büyükşehir Yasası Geldi, İmar Planları Gelmedi

Büyükşehir yasasıyla birlikte köyler mahalle yapıldı, ama köylünün yaşam alanları sahipsiz bırakıldı.
İki yıl içinde yapılması gereken imar planları yapılmadı,
 Mülkiyet ve yapılaşma süreci hukuki boşlukta kaldı,
 Binlerce vatandaş mağdur edildi, cezalandırıldı.


2. 2018 Yasa Süreci: Bilgi Yok, Karmaşa Çok

2018 yılında çıkarılan Yapı Kayıt Belgesi yasası, topluma gerektiği gibi anlatılamadı.
 Başvuru ve ödeme süreleri iki kez uzatıldı, vatandaş ne yapacağını şaşırdı.
İdare, muhtar, bürokrat yasayı bilmiyordu. Halkı doğru yönlendirmek bir yana, yanlış bilgilerle daha da mağdur ettiler.


 3. Uydu Görüntüsü ile Hukuksuz İptaller

Yasada yeri olmamasına rağmen, uydu görüntüleri gerekçe gösterilerek on binlerce yapı kayıt belgesi hukuksuzca iptal edildi.
 Ceza kesildi.
 Vatandaş mahkemeye düştü.
 En sonunda yıkımlar yapıldı.

Adalet mi bu? Vatandaşa güvenip belge verip, sonra geri almak hangi hukuk sistemine sığar?


 4. Altyapısı Olan Evler Cezalandırılıyor

2018’de suyu, elektriği, doğalgazı olan, on yıllardır ayakta duran evlere “ruhsatsız” denilerek bugün cezalar kesiliyor.
Oysa bu yapılar o dönemde başvuru yapmadı çünkü devlet yeterince anlatamadı.
 Şimdi vatandaş hem ceza ödüyor hem yıkım tehdidiyle karşı karşıya kalıyor.


 5. Kentsel Dönüşümün Temeli: Mülkiyet Güvencesi

Bugün herkes kentsel dönüşümden bahsediyor.
Peki, #YapıKaydı olmayan bir bina nasıl dönüşecek?
 Mülkiyet sorunları çözülmeden dönüşüm olmaz.
Mahkemelik dosyalar, tapu sorunları, ruhsat farklılıklarıyla bu iş çıkmaza girer.

Kentsel dönüşüm öncesi #YapıKayıt gereklidir. Yoksa dönüşüm değil, yıkım olur.


 6. Kiracı Mağdur Ediyor, Ev Sahibi Cezayı Yiyor

Kiracısıyla sorun yaşayan, ruhsatla uygulama arasında fark olan binlerce ev sahibi, bugün mahkemelerde sürünüyor.
 Müteahhitten kaynaklı ruhsat farkı, belediyelerin denetimsizliği, vatandaşın üzerine yıkılıyor.
Yapı kayıt olsa, bu sorunların büyük kısmı mahkemeye bile taşınmazdı.

Bu ülkede milyonlarca insanın evi var ama hukuki zemini yok.
Bu vatandaşlar, kendi topraklarında misafir gibi yaşıyor.
Devlet vatandaşı muhatap almalı, çözüm üretmeli, yeniden #YapıKayıt hakkını tanımalıdır.

Yıkmak kolaydır, yaşatmak devlettir.
Ceza değil çözüm, yıkım değil hak teslimi gereklidir.


 Bugün sorulması gereken soru şudur:
Yapı Kayıt gelmezse, bu milyonlarca yapı ne olacak?
Kentsel dönüşüm nasıl yapılacak?
Bu insanlar nerede yaşayacak?

#YapıKayıt esastır. Gelmelidir. Gecikmeden, yeniden, hakkaniyetle.

Devamını Oku

“Yiğithan’ın Cesareti Hepimizin Onurudur”

“Yiğithan’ın Cesareti Hepimizin Onurudur”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bursa Ekmek ve Besin Sanayii ve Ticaret A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı CHP Mudanya Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Mustafa Orkun Gazioğlu meslektaşımız Hüseyin Tüccar’ın dağ yöresi yangınlarına gönüllü giderek yaralanan Yiğithan Tüccar’ı tedavi gördüğü hastanede ziyaret etti. Gazioğlu; ” Bursa’mızın güzide ilçelerinden Harmancık’ta yaşanan yangın felaketine karşı gösterilen duyarlılık, bu toprakların evlatlarının nasıl bir yürek taşıdığını bir kez daha ortaya koymuştur.

Yangın haberini duyar duymaz canını hiçe sayarak, Bursa’daki evinden yola çıkan 16 yaşındaki Yiğithan Tüccar kardeşimiz, müdahale sırasında göz gözü görmeyen bir duman ortamında tam 12 metre yükseklikten düşerek omurga kırığı yaşadı. Bu elim olay hepimizi derinden üzmüştür.

Bugün Yiğithan’ı, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ziyaret ettik. Kendisine ve kıymetli ailesine hem geçmiş olsun dileklerimizi hem de Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Bozbey ile Harmancık Belediye Başkanımız Sayın Haşim Ali Arıkan’ın selamlarını ve dualarını ilettik.

Doktorlarımızdan edindiğimiz bilgiye göre, Yiğithan en az 3-4 gün hastanede müşahade altında tutulacak. Süreci yakından takip ediyor, her türlü desteği sağlamak için hazır bekliyoruz.


Bu Topraklar Yiğithan Gibi Evlatlarla Ayakta Durur

Bu milletin her bir ferdi bilmelidir ki; Yiğithan’ın gösterdiği fedakârlık, sadece bir yangınla mücadele değil; bir milletin vicdanının, sorumluluğunun ve cesaretinin yansımasıdır.

Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak canını ortaya koyan tüm vatandaşlarımızın her zaman yanında olmaya devam edeceğiz.

Yiğithan’a acil şifalar diliyor, ailesine sabır ve metanet temenni ediyorum. Bu genç kardeşimizin cesareti ve iradesi, hepimizin onurudur.

Dualarımız seninle Yiğithan. Bursa seninle gurur duyuyor.” dedi.

Devamını Oku

Asya Kıtası’ndaki Su Sporlarının Gelişimine Türk Dünyasından Liderlik: Shahnoza Mirziyoyeva Yeni Görevinde

Asya Kıtası’ndaki Su Sporlarının Gelişimine Türk Dünyasından Liderlik: Shahnoza Mirziyoyeva Yeni Görevinde
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Dünya su sporları camiasında tarihi bir adım atıldı. Türk Devletleri Teşkilatı’nın aktif üyelerinden Özbekistan, su sporlarının küresel gelişiminde önemli bir rol üstlenmeye hazırlanıyor. Özbekistan Ulusal Paralimpik Komitesi Birinci Başkan Yardımcısı Şahnoza Şavkatovna Mirziyoyeva, 25 Temmuz 2025 tarihinde Singapur’da gerçekleştirilen Dünya Su Sporları Bürosu Genel Kurulu’nda, Asya Bölgesi Başkan Yardımcılığı görevine seçildi.


 Milyarlarca İnsanı Etkileyecek Stratejik Görev

Yeni görevi kapsamında Mirziyoyeva, Çin, Hindistan, Japonya, Güney Kore ve Endonezya gibi su sporlarında büyüme potansiyeli yüksek olan ülkelerin de yer aldığı Asya kıtasında, başta yüzme, atlama, artistik yüzme, açık su yüzme ve su topu gibi branşların gelişimini koordine edecek.

Asya’daki yaklaşık 44 ulusal su sporları federasyonunun temsilcisi konumuna gelen Mirziyoyeva, bölgesel kalkınma stratejileri, altyapı yatırımları, sporcu yetiştirme modelleri, kadın sporcuların desteklenmesi gibi konularda federasyonlar arası koordinasyonu sağlayacak.


 Dünya Su Sporları Bürosu’nda Temsil Gücü Artıyor

Dünya Su Sporları Federasyonu’nun (World Aquatics) en üst yönetişim organı olan 40 üyeli Dünya Su Sporları Bürosu, küresel su sporlarının geleceğini şekillendiren politikaların belirlendiği yer. Bürodaki başkan yardımcıları ise, iki yılda bir yapılan seçimlerle kıtaları temsilen belirleniyor ve kendi bölgelerindeki gelişmeleri uluslararası düzeye taşıyor.


 Spor Diplomasisinde Türk Dünyası’nın Yükselen Sesi

Mirziyoyeva’nın bu göreve seçilmesi, yalnızca Özbekistan için değil, Türk Dünyası’nın küresel spor diplomasisindeki varlığını güçlendiren önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor. Türk Devletleri Teşkilatı’nın son yıllarda artan spor iş birlikleri ve bölgesel projelerinin, bu tür uluslararası temsiliyetlerle daha görünür hale gelmesi bekleniyor.

Ayrıca Mirziyoyeva’nın, Özbekistan’da Paralimpik hareketi güçlendirmedeki liderliği, dahil edici spor politikalarının Asya genelinde yaygınlaştırılması açısından da umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.


Yeni Dönemde Beklentiler Neler?

Mirziyoyeva’nın öncelikli hedefleri arasında şunların yer alması bekleniyor:

  •  Su sporları altyapısının güçlendirilmesi

  •  Genç yeteneklerin keşfi ve desteklenmesi

  •  Uluslararası turnuvaların Asya’da daha sık düzenlenmesi

  •  Kadın ve engelli sporcular için kapsayıcı projelerin yaygınlaştırılması

  •  Türk Dünyası’nın spor iş birliklerinin uluslararası platforma taşınması


Kimdir Şahnoza Mirziyoyeva?

Şahnoza Mirziyoyeva, Özbekistan’da spor, sosyal politika ve uluslararası ilişkiler alanında etkili çalışmalarıyla tanınıyor. Ulusal Paralimpik Komite’deki görevinde, engelli sporcuların desteklenmesi ve topluma entegrasyonu konularında önemli projelere öncülük etti. Aynı zamanda Türk Dünyası’ndaki genç kadın lider figürlerden biri olarak görülüyor.


Bu gelişme, Türk Dünyası’nın sporda temsil gücünün artışı açısından yalnızca sembolik değil, kurumsal etkileri de olan bir adım olarak kayıtlara geçiyor.

Devamını Oku

Trabzon Artvinliler Derneği’nden Tepki: “Settar Aslan İstifa Etmeli”

Trabzon Artvinliler Derneği’nden Tepki: “Settar Aslan İstifa Etmeli”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Trabzon Artvinliler Derneği Başkanı Ahmet Külekçi, Bursa’da meydana gelen orman yangınlarına ilişkin yaptığı açıklamalar nedeniyle Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan’ı sert bir dille eleştirdi ve istifaya davet etti.

Tartışmanın odağında, Settar Aslan’ın Artvin’den Bursa’ya gönüllü olarak yangın söndürme çalışmalarına katılan bir yurttaş hakkında yaptığı açıklamalar yer alıyor. Külekçi, bu ifadelerin yalnızca bir bireyi değil, Artvinli gönüllüleri ve bölge insanını töhmet altında bıraktığını savundu.


Yangınlar Sonrası Gönüllülük Tartışması

Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan, geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı:

“Artvin’den bir arkadaş ‘orman gönüllüsüyüm’ diyerek kalkıp Bursa’ya geliyor. Ne kalacağı yer var, ne kıyafeti uygun, ne ayakkabısı uygun. Ayak bağı oluyor. Orman yangınlarını ormancılar söndürmeli.”

Bu açıklama kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, özellikle gönüllü çalışmaları destekleyen çevrelerce tepkiyle karşılandı.


“Bu Zihniyet Art Niyetlidir”

Ahmet Külekçi, açıklamaya sert tepki göstererek şunları söyledi:

“Bu vahim ve üzücü açıklamaları esefle ayıplıyor, kınıyor ve kendisini istifaya davet ediyoruz. Artvinlileri ayak bağı olarak gören bu zihniyet art niyetlidir. Bu ülkenin ormanlarını korumak sadece kurumların değil, yüreğinde vatan sevgisi taşıyan herkesin görevidir.”

Külekçi ayrıca, yangın gibi kritik anlarda gösterilen gönüllü dayanışmanın değersizleştirilmesini kabul etmediklerini vurguladı.


 Gönüllülük Eleştirisi Mi, Yanlış Yönlendirme Mi?

Settar Aslan’ın açıklamaları, gönüllü faaliyetlerin organize edilmesindeki eksikliklere mi dikkat çekiyor, yoksa gönüllülüğün bizzat kendisine karşı mı çıkılıyor, sorusu gündemde. Ancak Artvinli vatandaşların ve sivil toplum temsilcilerinin ortak görüşü, açıklamanın genelleyici ve kırıcı olduğu yönünde.


 Gözler Öz Orman-İş Sendikası’nda

Kamuoyunda büyüyen tepkinin ardından şimdi gözler Öz Orman-İş Sendikası ve Genel Başkan Settar Aslan’a çevrilmiş durumda. Sendikadan henüz resmi bir düzeltme ya da geri adım açıklaması yapılmadı.

Gelişmeler yakından takip ediliyor.

Devamını Oku