evden eve nakliyat
DOLAR 34,4787 0.04%
EURO 36,2357 -0.34%
ALTIN 2.955,640,71
BITCOIN 33459993,77%
Bursa
10°

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

06:22

İMSAK'A KALAN SÜRE

yonetici

yonetici

21 Kasım 2024 Perşembe

Bursa BUSKİ’ye borçlu ilçe belediyeleri açıklandı!

Bursa BUSKİ’ye borçlu ilçe belediyeleri açıklandı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (BUSKİ), ilçe belediyelerinden toplam 337 milyon 596 bin 658 TL alacaklı olduğu ortaya çıktı. Sayıştay’ın 2023 yılı BUSKİ denetim raporunda, çok sayıda usulsüzlük ve alacak kayıpları dikkat çekti.
Sayıştay Raporunda Bulgular: Sayıştay denetçileri, BUSKİ’nin 2023 yılına ait 11 bulguya rastladı. Bu bulgular şunlar:
1.Taşınmazların cins tashihi işlemlerinin yapılmaması nedeniyle tapu kayıtlarıyla mevcut kullanım şekli arasında uyumsuzluk.
2.Sayıştay denetim raporunun Genel Kurul’a sunulmaması.
3.İşçilerin birikmiş yıllık ücretli izinlerinin kanuna uygun olarak kullandırılmasına ilişkin tedbirlerin alınmaması.
4.Borçlarını zamanında ödemeyen taşınmaz kiracıları hakkında yasal süreçlerin işletilmemesi.
5.Kaynak suyu kiralamalarına ait belediye paylarının tamamının ilgili belediyelere aktarılmaması.
6.Kaçak su kullanımına ait cezaların tamamının tebliğ ve tahsil edilmemesi.
7.Sistemde bilgileri güncel olmayan abonelerin varlığı ve bu durumun su ve atıksu bedeli tahsilatını olumsuz etkilemesi.
8.Sözleşmesi ve teminatı olmayan abonelerin bulunması.
9.Su ve atıksu tarifelerinin belirlenmesinde tam maliyet hesaplaması yapılmaması.
10.Yağmur suyu uzaklaştırma ve dere ıslahı harcamalarına ait bedellerin tamamının ilgili belediyelerden alınmaması.
11.Yeni birim fiyat oluşturulmak suretiyle sözleşmeye dahil olan iş kalemlerinin miktarının belirlenmemesi.
İlgili Belediyelere Borçlar: Sayıştay, BUSKİ’nin yağmur sularının uzaklaştırılması ve dere ıslahı harcamaları kapsamında ilçe belediyelerinden tahsil edilmesi gereken tutarları zamanında tahsil etmediğini belirtti.
BUSKİ’nin 2015-2023 yılları arasında toplam alacakları 555 milyon 782 bin 551 TL 80 kuruş olarak açıklanırken, bu borçların büyük kısmı ilçe belediyelerine ait. Yağmur suyu işleri ile ilgili olarak, 337 milyon 596 bin 585 TL 40 kuruşluk alacak ilçe belediyelerinden, 47 milyon 310 bin 690 TL 12 kuruşluk alacak ise Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ait. Dere ıslahı kapsamında ise 170 milyon 885 bin 2023 TL 28 kuruşluk alacak tamamen Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne yazılmış.
İnegöl Belediyesi Dışında Hiçbir Belediye Borcunu Ödemedi: Sayıştay raporunda yalnızca İnegöl Belediyesi’nin BUSKİ’ye borcu olmadığı belirtildi. Diğer belediyeler ise borçlarını zamanında ödemediği için alacaklar uzun süredir tahsil edilememiş.
Orhangazi Belediyesi’nin Borcu: Raporda, Orhangazi Belediyesi’nin BUSKİ’ye 16 milyon 819 bin 467 TL 74 kuruşluk borcu olduğu açıklandı. Bu borç, ilçe belediyelerinin toplam alacakları arasında önemli bir yer tutuyor.

Devamını Oku

İyi partili vekil’den “Menzil” çıkışı!

İyi partili vekil’den “Menzil” çıkışı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

-İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’nun, Sağlık Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde yaptığı çıkış ve gösterdiği Menzil cemaati ile ilgili fotoğraf ortalığı karıştırdı.

-Bursa Şehir Hastanesi’ndeki 400 milyon TL’lik yolsuzluğa değinen Türkoğlu, “Sn. Bakan, Bursa Şehir Hastanesi yaklaşık 6-7 yıldır soyuluyor. 400 milyon TL’ye yakın hırsızlık var. Yöneticiler hiçbir şey olmamış gibi yerinde oturuyor. Acaba Başhekim ile Hastane Müdürü, Menzil Şeyhinin dizinin dibinde oturuyor diye mi dokunmuyorsunuz?” diye sordu.

Elindeki fotoğrafı da gösterip Bakan Kemal Memişoğlu’nun masasına koyan Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, konu ile ilgili olarak şu konuşmayı yaptı:

“Sn. Bakan, Bursa Şehir Hastanesi’nde meydana gelen, yargıya da yansıyan yolsuzlukları sağır sultan bile duydu, siz duymadınız mı Sn. Bakan!

Duyduysanız, soruşturmanın selameti açısından Başhekim başta olmak üzere idareciler koltuklarında hiçbir şey olmamış gibi neden oturmaya devam ediyorlar?

Bursa Şehir Hastanesi yaklaşık 6-7 yıldır soyuluyor. 400 milyon TL’ye yakın hırsızlık var. Yöneticiler hiçbir şey olmamış gibi yerinde oturuyor. Acaba Başhekim ile Hastane Müdürü, Menzil Şeyhinin dizinin dibinde oturuyor diye mi dokunmuyorsunuz?

Mesela Teftiş Kurulunuz gelmiş, müfettişleriniz bu hastanenin Başhekimine ceza da vermişler.

İşte bu teftiş kurulu raporunu bir türlü açıklamıyorsunuz, cezayı da tebliğ etmiyorsunuz. Neden?

Bunda, Başhekiminizin ve Hastane Müdürünüzün Menzil cemaatine mensup olmasının etkisi var mı Sn. Bakan?

Bakın işte bu da belgesi!

Sağda Başhekiminiz Dursun Topal, solda hastane müdürünüz Ahmet Boz, ortada Menzil Cemaati şeyhiyle bir güzel poz da vermişler!

Sn. Bakan;

Böyle ‘tarikatli, cemaatli, şeyhli’ karelere girince ‘dokunulmazlık’ mı kazanılıyor?

O yüzden mi görevden alamıyorsunuz?

Buradan Adalet Bakanına da sesleniyorum;

Hayırdır Sn. Bakan!

Tarikat mensubu olanın, cemaatle iltisakı olanın, herhangi bir şeyhin elini öpenin, bu ülkede suç işleme özgürlüğü mü var!

Yahu Sn. Bakanlar!

Bu hastanede, tıbbi malzemeler ‘‘kullanıldı gibi’’ gösterilerek zimmete geçirildi ve sonrasında üçüncü şahıslara satılarak tahminlere göre 400 milyon TL’lik haksız kazanç elde edildi.

‘Ekip işi’ olduğu çok aşikar olan bu olayda sadece bir kişi tutuklu.

Siz bu milletle dalga mı geçiyorsunuz?”

Devamını Oku

Uyuma Orhangazi! Orhangazi’nin Geleceği FETÖ’den sonra şimdi de MENZİL tarikatına PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR!!!

Uyuma Orhangazi! Orhangazi’nin Geleceği FETÖ’den sonra şimdi de MENZİL tarikatına PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR!!!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Uyuma Orhangazi, Geleceğimiz ipotek altında alınıyor.
Allah’ın lütfüyle Marmara’nın en güzel, en şirin beldesinde yaşıyoruz.
Dağlarımız, gölümüz, ovamız, zeytinimiz, huzurumuz her şeyimiz var.
Sadece duyarlılığı uzun zamandır kaybettik.
Lütfen kendinize gelin!
Zeytin bahçelerini bile miras aldık.
Geleceğimize yatırım yapmak yerine çocuklarımızın geleceğini karartıyoruz.
Mapushaneler Orhangazili Gençlerle dolup taşıyor.
Ayıkmak için ne bekliyoruz?
Yıllardır ilçemizde ki yolsuzlukları yazıyoruz, cesaretle sorunların üstüne gidiyoruz.
Yüzüme karşı ilçe halkının yüzde 80’i destek oluyor fakat maalesef arkamızı döndüğümüzde kimseyi bulamıyoruz.
Ben rahmetli anacığıma Orhangazi’ye ve Orhangazi Halkına hizmet edeceğime dair söz verdim.
Onun içindir ki sonunda mahpus olmuş, kurşun olmuş, baskı olmuş hiç fark etmez.
İlçemize hizmet aşkımız artarak devam edecektir.
Fakat ilçenin yönetimini teslim ettiklerimiz haraç mezat geleceğimizi satıyorlar.
Neden uyuyoruz?
Bekir Aydın 2017 yılının Temmuz ayı meclis toplantısında FETÖ yapılanmasına o dönemin parasal değeri ile ortalama 100 milyon TL RANT sağlamıştır.
Hem de hain darbe girişiminden 1 yıl sonra.
O meseleyi defalarca kamuyu gündemine taşıdık. Yetmedi kapsamlı bir şekilde dosya hazırlayarak Orhangazi Cumhuriyet Başsavcılığına sunduk.
Fakat dönemin Başsavcısı kamu hukukunu ve kamu yararını korumak yerine FETÖ sistemini koruyanları korumayı tercih ederek dosyanın terör örgütlerine destek mahiyetinde ele alınmasını engelledi.
Malum dönemin İçişleri Bakanı Soylu’da soruşturma izni vermediği için de dosya maalesef beklemeye alınıştı.
FETÖ’ya trilyonlarca liralık rant sağlayan Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın’ın şimdi de MENZİL yapılanmasına kapı araladığını öğrendik.
Orhangazi Belediyesi onlarca dönüm araziyi Menzil Tarikatına peşkeş çekiyor ama Orhangazi Kamuoyu uyuyor!!!
Uyuma Orhangazi!
Keramet Ilıca’yı Usame Bin Ladin’in aile şirketinin taşeronuna peşkeş çekiyorlar yetmedi şimdi de en güzel arazilerimizi Menzil Tarikatına peşkeş çekiyorlar.
Dahası bunu bana kurulan mahpus kumpası sonrası hayata geçiriyorlar.
Arkadaşlar;
Şükür ki daha ölmedim ya da beni öldüremediler.
Hoş ölsek bile onları yakasını bırakmayacağız.
Lütfen sizlerde biraz duyarlı olun ve Orhangazi’nin geleceğine sahip çıkın.
Yarın çok geç olmadan kendimize gelmemiz şarttır.
Bir tek İrfan Aydın ve 3. Göz Medya’nın duyarlılığı ile bu sorunları çözemeyiz.
Biz varız!
Sizde azıcık insaf ve izan kaldıysa lütfen el birliği ile ORHANGAZİ’ye SAHİP ÇIKALIM.
Gözümüzün önünde geleceğimiz ney düğü belirsiz çetelere, mafya bozuntularına, sapkın tarikat ve cemaat yapılanmalarına peşkeş çekiliyor.
3. Göz Medya yayın hayatına devam ettiği sürece bu tür çetelerin korkulu rüyası olmaya devam edecektir.
Gözümüz üzerlerindedir.
Lütfen namuslular da en az namussuzlar kadar cesur olsunlar.
Gölgesinden korkanlar gün yüzüne çıkmasınlar.
Boşuna demiyoruz “Basın Görevini Yüzde 10 yapsa Sorunlar yüzde 90 çözülür” diye.
İlçe basınında görev yapan arkadaşlara da sesleniyorum:
Hiç olmazsa görevinizi yüzde 10 namusluca yapın ki tarih sizi namussuzlar arasına kaydetmesin.
Unutmayınız ki güneşin doğum anı karanlığın en zifiri olduğu andır.
Doğacak güne ve güneşe selam olsun.
Gül yüzünüzü güldürecek günler diliyorum.
HÜSEYNİ / İRFAN AYDIN
21 KASIM 2024

Devamını Oku

Bursa’dan Asgari Ücret İçin ‘30 Bin TL’ Önerisi

Bursa’dan Asgari Ücret İçin ‘30 Bin TL’ Önerisi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Asgari ücretin, insan onuruna yaraşır seviyeye çıkarılması gerektiğini belirten Millet Partisi Bursa İl Başkanı Hüsamettin Akyıldız, “En az 30 bin TL olmalı.” dedi.

Mevcut ekonomik koşullarda vatandaşların geçim sıkıntısı içinde olduğuna dikkati çeken Millet Partisi Bursa İl Başkanı Hüsamettin Akyıldız, hükümetin izlediği ekonomi politikalarını eleştirerek, asgari ücretin en az 30 bin TL olması gerektiğini söyledi.

ADALETLİ GELİR DAĞILIMI OLMALI

Millet Partisi’nin asgari ücret konusundaki tavrının net olduğunu kaydeden Bursa İl Başkanı Hüsamettin Akyıldız, “Hükümet olarak önce yaptığınız israfı önleyin. Vatandaştan fedakârlık istemek yerine gerçek çözümler sunun. Millet Partisi olarak insan onuruna yaraşır bir ücretin en az 30 bin TL olması gerektiğine inanıyoruz. Vatandaşlarımız bize ‘Hiçbir şeye zam yapılmayacağına söz versinler, biz de zam talep etmeyelim.’ diyor. Bu söz, halkımızın ne kadar sıkıntıda olduğunu gösteriyor. İnsanlar artık adaletli bir gelir dağılımı istiyor.” diye konuştu. Ekonomik sorunların çözümünün mümkün olduğunu da vurgulayan Akyıldız, “Millet Partisi olarak faiz, israf, tüketim, borç ve zam ekonomisi yerine icat-buluş, teknoloji-iletişim, üretim, istihdam ve ihracat ekonomisini savunuyoruz. Halkımızın geçim sıkıntısını bitirmeye kararlıyız. Millet Partisi; ekonomik adaletsizlikleri sona erdirecek, vatandaşların insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmesi için çalışacaktır.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

CHP Kadın Kolları’ndan Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Sert Mesajlar “Ya Cevap Verin Ya İstifa Edin!”

CHP Kadın Kolları’ndan Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Sert Mesajlar “Ya Cevap Verin Ya İstifa Edin!”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü vesilesiyle sert bir basın açıklaması yayımladı. Açıklamada, Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmelerin uygulanmadığına dikkat çekilerek, özellikle çocuk hakları konusundaki ihmaller ve yaşanan trajediler sert bir dille eleştirildi.

“Çocuk Hakları Sözleşmesi Rafta Kaldı”

CHP Kadın Kolları tarafından yapılan açıklamada, Türkiye’nin 1990 yılında imzaladığı Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin gereklerinin yerine getirilmediği ifade edildi. Açıklamada, “Tıpkı diğer uluslararası sözleşmeler gibi bu da rafa kaldırıldı” denilerek hükümete sert eleştiriler yöneltildi. Çocuk haklarının görmezden gelindiği bir tablo çizilirken, ülkede yaşanan çocuk istismarı ve ölümleri hatırlatıldı.

“Adalet Oyuncağa Dönüştü”

Açıklamada, ülkede çocuk haklarının ve insan haklarının ayaklar altına alındığı belirtilirken, yaşanan trajedilerden örnekler verildi. “Bir avuç toprağın altına konulan çocukların yasını tutuyoruz. Bebek küvözleri olay yeri haline geldiğinde, adalet için mahkeme salonlarını dolduruyoruz. Ancak adalet, birilerinin elinde oyuncağa dönüşmüş durumda” ifadeleri kullanıldı.

Bakan Özdemir’e Yönelik Sert Eleştiriler

CHP Kadın Kolları’nın hedefinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı vardı. Bakanın olaylara kayıtsız kalması eleştirilerek, “Yangında ölen 5 çocuğun ardından tek bir açıklama yapmadınız, makamınızda vekillerinizi ağırladınız. Aileyi ve toplumu güçlendirme toplantınızı 18 ay sonra ilk kez yaptınız. Ancak ne aile kaldı ne de toplum” denildi.

Bakanın, İzmir’de yanarak ölen 5 çocuk hakkında sessiz kaldığı ancak ilçe kongresinde gülerken poz verdiği belirtilerek şu ifadeler kullanıldı:
“18 kere ziyaret ettiğinizi iddia ettiğiniz evde 5 çocuk yanarak hayatını kaybetti. Çıkmışsınız, milyonların aklıyla dalga geçercesine umut diyorsunuz. Ancak sizin umudunuz, çocuklarımızın küvözlerde ölmesine, çocuklarımızın yanarak can vermesine göz yummaktan başka bir şey değil.”

“OECD Verilerine Göre 6,5 Milyon Çocuk Yoksulluk İçinde”

Açıklamada, Bakanlık tarafından yayımlanan 2024 Bütçe Teklifi Raporu’ndaki veriler de ele alındı. OECD verilerine göre Türkiye’de 6,5 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığı belirtilirken, Bakanlığın “Çocukların Korunması ve Gelişiminin Sağlanması” programında desteklenen çocuk sayısının yalnızca 170 bin olması eleştirildi. “Bu rakamların açıklaması nedir?” sorusu yöneltildi.

Bakanlığa şu sorular yöneltildi:

6,5 milyon çocuk yoksulluk içindeyken, desteklenen çocuk sayısı neden yalnızca 170 bin?

Kadın işsizliği %12,4 iken, işe başlama yardımından yararlanan kişi sayısı nasıl sadece 120 olabilir?

2023 yılı bütçesinde kullanılmayan 51 milyon TL neden ailelerin faydasına harcanmamıştır?

“İstifa Çağrısı Yapıldı”

Açıklama, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na yönelik ağır ifadelerle son buldu. CHP Kadın Kolları, Bakan Özdemir’i istifaya çağırdı:
“Ya suskunluğunuzu sorularımıza ithafen bozup istifa edin ya da ülkeyi içinde bıraktığınız yangını görüp suskunluğunuzla istifa edin!”

CHP Kadın Kolları’nın bu açıklaması, çocuk hakları konusunda hükümete yöneltilen en sert eleştirilerden biri olarak dikkat çekiyor. Gözler şimdi Bakanlığın bu açıklamaya nasıl yanıt vereceğinde.

Devamını Oku